50'nin körü ne demek ?

Can

New member
50'nin Körü Ne Demek? Hem Verilerle Hem de İnsan Hikâyeleriyle Bir Yolculuk

Selam forumdaşlar,

Geçenlerde kahvede otururken, masada oturan yaşça büyük bir abi “Biz de artık 50’nin körü olduk” deyiverdi. Masada kısa bir sessizlik oldu, sonra gülüşmeler… Ama aklıma takıldı: Bu sözün kökeni neydi? Gerçekten ne anlatmak istiyordu? Sadece yaş meselesi mi, yoksa içinde biraz hayat muhasebesi, biraz da “artık ömrün yarısı geçtik” duygusu mu vardı? İşte bugün sizinle bu deyimin hem anlamını hem de insanların hayatında nasıl yankı bulduğunu konuşalım istedim.

---

Köken ve Anlam: "Körü" Ne Demek?

“50’nin körü” ifadesi, genelde 50 yaşına yaklaşmış ya da geçmiş kişiler için kullanılır. Buradaki “körü” kelimesi, eski Türkçede “yakını, civarı” anlamına gelir. Yani “50 civarında” demek. Ancak günlük konuşmada sadece yaş belirtmez; biraz da “artık gençlik geride kaldı, tecrübeler ağır bastı” mesajı taşır.

Tarihsel olarak bu ifade, özellikle Anadolu’nun kırsal bölgelerinde çok duyulur. 1950-70 arası doğan nesiller arasında, 50 yaş bir dönüm noktası olarak görülmüştür. Bunun nedeni sadece biyolojik yaşlanma değil; aynı zamanda çocukların büyüyüp evden ayrılması, iş hayatında emekliliğin yaklaşması, toplumsal rollerin değişmesidir.

---

Verilerle 50’li Yaşlar: Beden, Zihin, Sosyal Hayat

Modern tıp verilerine göre, 50 yaş civarında vücutta bazı biyolojik değişiklikler başlar:

- Kas kütlesinde azalma: Ortalama olarak her on yılda %3-8 kayıp olur.

- Metabolizma yavaşlar: Günlük kalori ihtiyacı azalır, kilo alma riski artar.

- Göz ve kulak hassasiyeti: Uzağı görmek zorlaşır, kulaklar bazı frekansları ayırt etmekte zorlanır.

Ama işin güzel yanı, araştırmalar 50’li yaşlarda duygusal dengenin arttığını gösteriyor. Gallup’un 2020 raporuna göre, 50 yaş üzerindeki kişiler gençlere göre daha yüksek “hayat memnuniyeti” bildiriyor. Çünkü hayata bakış netleşiyor, “ne önemli, ne değil” ayrımı daha iyi yapılıyor.

---

Erkeklerin Bakışı: Pratik ve Sonuç Odaklı

50’nin körüne gelen erkeklerle konuştuğunuzda sık duyulan şey şudur: “Artık hedef belli, gerisini tamamlamaya çalışıyoruz.” Erkekler bu dönemde çoğunlukla

- Maddi güvenceyi sağlama,

- Aileyi “rahat ettirme”,

- Kendilerine kalan zamanı iyi değerlendirme

gibi konulara odaklanıyorlar.

Mesela forumdan Ahmet abi, geçen yıl 52 yaşında emekli oldu. “Gençken hep daha fazla kazanma derdindeydim, şimdi bahçede domates yetiştirip torunlarla oynuyorum. Mutluluk buymuş” diyor. Onun için 50’nin körü, hayatın temposunu düşürüp net hedeflere odaklanma dönemi.

---

Kadınların Bakışı: Duygusal ve Topluluk Odaklı

Kadınlarda ise 50 civarı, genellikle sosyal bağların güçlendiği bir dönem oluyor. Birçok kadın bu yaşlarda:

- Çocuklar büyüyüp kendi hayatına geçtiği için daha fazla sosyal etkinliğe katılıyor,

- Aile dışında da topluluklara (dernek, hobi grupları, gönüllü çalışmalar) yöneliyor,

- Kendi sağlık ve kişisel bakımına daha çok vakit ayırıyor.

Ayten teyze (49), “Eskiden hep başkaları için yaşadım, şimdi kendim için de bir şeyler yapıyorum” diyor. Ona göre 50’nin körü, hem geçmişin emeğinin karşılığını alma hem de yeni bir sosyal çevre kurma fırsatı.

---

Gerçek Hayattan İki Hikâye

📌 Hikâye 1 – Murat’ın Yeniden Başlayışı

Murat 51 yaşında, uzun yıllar muhasebecilik yapmış. 50’ye geldiğinde, “Ben artık bu masadan kalkmak istiyorum” dedi. Küçük bir kasabada kahve dükkânı açtı. “Herkes deli dedi ama hayatımda ilk kez kendim için çalışıyorum” diyor. Onun için 50’nin körü, risk almak için son değil, doğru zaman.

📌 Hikâye 2 – Nermin’in İkinci Baharı

Nermin 48 yaşında, iki çocuğu üniversitede. Yıllarca ev hanımı olarak çalışmış. Şimdi yerel bir kadın kooperatifinde üretim yapıyor. “Artık kendimi daha özgür hissediyorum” diyor. Ona göre 50’nin körü, kendini yeniden keşfetme dönemi.

---

Toplumsal Algı ve Mizahi Yönü

Bizde 50’nin körü biraz da espriyle karışık söylenir. Kahve sohbetlerinde, düğünlerde, mahalle aralarında “Artık sen 50’nin körüsün, gençlere karışma” diye takılmalar olur. Bu mizah, aslında yaşlanma kaygısını hafifletir.

Fakat unutmamak lazım: 50 yaş, bugün geçmişe göre çok daha aktif bir yaş. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, ortalama yaşam süresi 75-80’e çıktı. Yani 50, hayatın bitişi değil, tam ortası.

---

Sonuç: 50’nin Körü Bir Bitiş mi, Başlangıç mı?

Baktığımızda, “50’nin körü” ifadesi hem bir muhasebe hem de yeni fırsatların habercisi. Erkekler için netleşmiş hedefler, kadınlar için güçlenmiş sosyal bağlar… Veriler gösteriyor ki, bu yaşlarda fiziksel bazı yavaşlamalar olsa da, ruhsal ve sosyal açıdan zenginleşme çok daha baskın.

---

Peki forumdaşlar,

- Sizce 50’nin körü olmak ne demek?

- Bu yaşa gelenlerde gördüğünüz en büyük değişim nedir?

- Siz 50’ye yaklaşırken ya da geçmişken, hayatınızda neler değişti?

- Erkek ve kadın bakış açıları sizce gerçekten bu kadar farklı mı, yoksa bu sadece bir toplumsal algı mı?

Haydi, gelin bu başlık altında hem gülelim hem düşünelim. Çünkü belki de “50’nin körü” olmak, hepimizin bir gün göreceği ama şimdiden konuşarak daha iyi anlayacağı bir durak.