DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, partisinin genel merkezinde düzenlediği haftalık kıymetlendirme toplantısında konuştu. Enflasyonu ve konut paketini pahalandıran Babacan’ın gündeminde partisinin düzenleyeceği birinci miting vardı.
Sözlerine partisinin reklam sinemasındaki “Demokrasi, atılım, derhal, bugün” sloganıyla başlayan Babacan, DEVA Partisi’nin birinci mitingini 21 Mayıs’ta Gaziantep Kalealtı’nda yapacağını duyurdu. Lakin miting hazırlıklarına “Demokrasi Meydanı” tartışması damgasını vurdu.
Babacan evrak gösterdi: ‘Onay verdikleri alanı 3 gün daha sonra iptal ettiler’
“Daha birinci mitingimizde bize mahzurlar çıkartmaya çalışıyorlar. Mitingimizden korktular. Valilikten talep ettiğimizde onay verdikleri miting alanını, 3 gün daha sonra ivedilikle iptal ettiler” diyen Babacan, “Elimizde ilgili yazışmaların hepsi var” dedi ve elindeki evrakları tek tek gösterdi.
Vali evvel ‘uygun’ dediği başvuruyu ‘uygun değil’ yaptı
DEVA Partisi’nin Gaziantep Demokrasi Meydanı’na yaptığı müracaatın evvel onaylandığı evrakı gösteren Babacan, yaşanan süreci şu sözlerle anlattı:
“Gaziantep’teki mitingimizi Demokrasi Meydanı’nda yapmak için Valilik’ten talepte bulunuyoruz. Tarih 29 Nisan. Gaziantep Valisi kendi el yazısı ile ‘Uygun’ notunu düşüyor. Arkadaşlarımız, 2 Mayıs’ta mitingimizin tarihini ve yapılacağı meydanı tüm Gaziantep’e duyurmaya başlıyor. Bu duyuru, vilayet genelinde büyük ses getiriyor. Ne oluyorsa, bu duyurudan daha sonra oluyor. Endişe dağları sarıyor. Duyurunun çabucak akabinde birilerinin elleri ayaklarına dolaşıyor.”
Babacan’dan Vali’ye: ‘Kimden telefon aldınız?’
“Tarih 2 Mayıs. Birinci yazının üzerinden 3 gün geçmiş. Tıpkı evrakta ‘uygun’ tabirinin yanına ‘değil’ tabirini eklemişler. Yazı olmuş ‘Uygun değil’. El yazısı tıpkı kişinin. Lakin kalem farkından ‘değil’ sözünün daha sonradan eklendiğini açık seçik görüyorsunuz. Bizim miting duyurumuzdan yarım saat daha sonra Valilik’ten ‘O meydan olmuyor’ diye telefon geliyor. Yahu kendi verdiğiniz yazıyı ne oldu da değiştirdiniz? Kimden ne telefon aldınız, nasıl bir baskı gördünüz? Devletin valisi bu hale düşürülür mü? Gelip süreksiz iktidarların elinde oyuncak edilir mi bir vali?”
‘Demokrasi Meydanı’nda demokrasiyi katlettiler’
“Demokrasi Meydanı için evvel uygun dediler, daha sonra da evrakta karalama yaparak vazgeçtiler. Bunlar, Demokrasi Meydanı’nda demokrasiyi katlettiler. Cumhurbaşkanı, çıkıp meclis kürsüsünden ‘bakılırsavimi tarafsızca yapacağım’ diye yemin edip, sonrasındasında bir partinin genel lideri olursa devletin içine düşeceği durum bu olur. Meydan iktidar partisine açık, bize kapalı.”
‘Talep ettiğimiz dört alanın dördünü de reddettiler’
“Akılları fikirleri ‘Aman DEVA görülmesin, aman DEVA duyulmasın’. Gaziantep’te talep ettiğimiz dört alanın dördünü de reddettiler. Artık de bize, kelamım ona ulaşımı güç, daha evvel hiç bir siyasi tertibin yapılmadığı bir meydanı uygun görüyorlar. Gaziantep’te yaşayanların bile birçoklarının bilmediği, uzun uzun tanım edilmesi gereken bir meydanı bize veriyorlar.”
Babacan, miting meydanını tanım etti
Babacan’ın “Gaziantepli arkadaşlarıma meydanı tanım edeyim ki duymayan kalmasın. Gaziantep mitingimiz Kalealtı’nda. 14 Şehit Anıtı ardında. Tıp otobüsleri park alanında” kelamları salonda gülüşmelere niye oldu.
‘Mitingi Fizan’da yapın deseniz yaparız’
“Bu iktidar, bizi gaye alarak seçim yasasını değiştirdi. Seçimlere kendi logomuzla gireceğimiz deklare ettik, işi bitirdik. Artık de birinci mitingimizin yeriyle ilgili zorluklar çıkararak bizi yıldıracaklarını sanıyorlar. Elinizden geleni arkanıza koymayın. Hodri meydan. Gaziantep’te o denli bir teşkilatımız var ki, bırakın Kalealtı’nı, gidin mitinginizi Fizan’da yapın deseniz bizim teşkilatımız bunu da yapar. DEVA Partisi’ne gönül vermiş vatandaşlarımız da masraf katılır.”
‘O mitingi en ücra köşede bile en geniş iştirakle yapacağız’
“Demokrasi Meydanı’nda miting yapmamızı engelleyenler, şunu uygun bilsin. Antep’in her yeri anamızın aşı, tandırımızın başıdır. O mitingi verdikleri en ücra köşede bile en geniş iştirakle yapacağız. Meydanlarda nutuklar atıp içeride diğer işler tuttuğunuzu millet görmüyor sanmayın. Sizin dışınız kalaylı, içiniz vayvaylı olabilir. Çok şükür, bizim içimiz de kalaylı, dışımız da kalaylı.”
‘Beştepe’ye sesleniyorum: Valilere baskı yapmakla uğraşmayın, ne istiyorsanız yüzüme söyleyin’
“Beştepe’ye sesleniyorum. Boşuna valilere baskı yapmakla uğraşmayın. Buyurun işte, ben buradayım. Ne istiyorsanız yüzüme söyleyin. Devletin imkânlarını kullanarak bizi durduramazsınız. Biz 21 Mayıs’ta Antep’teyiz. Gaziantep sokaklarını ‘Demokrasi, Atılım, Derhal, Bugün!’ diye inleteceğiz.”
‘Bundan bu biçimde DEVA’nın olduğu her meydan Demokrasi Meydanı’dır’
“Size en âlâ karşılığı evvel Gaziantep halkı, daha sonra da tüm Türkiye verecek. Antep’in, Türkiye’nin tüm meydanlarını ‘demokrasi meydanı’ yapacağız. Bundan bu biçimde DEVA Partisi’nin olduğu her meydan Demokrasi Meydanı’dır. Bütün Gaziantepli hemşerilerimizi şimdiden mitingimize davet ediyorum.”
Babacan’dan Erdoğan’a ‘Gibi’li gönderme
Babacan’ın gündeminde iktisat de vardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Üzere dizisinde yer alan bir replikle karşılık veren Babacan şu biçimde devam etti:
“Sayın Erdoğan ‘Ben ekonomiyi, her şeyi fazlaca yeterli biliyorum’ diyor. etrafında da tek bir bilen yok. E Beştepe’de sağına soluna bakınca haklı natürel. Tanınan dizideki repliği şu biçimde bir hatırlayalım: ‘Kimsenin hiç bir şey bilmediği bir yerde, bir insan her şeyi bilebilir.’ Tüm bu yaşananların sonuçlarını hayli yakında gorecekler. Seçim günü daima birlikte mührü damlaya vurduğumuzda, Beştepe’de birileri yerinden zıplayacak. Tüm dünya DEVA Partisi’ni konuşacak.”
‘2010 yılında Gaziosmanpaşa’da mesken 100 bin liraydı’
“Bir karşılaştırma yapalım. 2010 yılında İstanbul’da kaç paraya mesken satın alınabiliyordu? Gaziosmanpaşa: 100 bin lira. Ataşehir, Ümraniye, Fatih: 140 bin lira. Kadıköy, Şişli: 200 bin lira. Konut kredisi faizlerinin aylık 0,6 olduğu devirleri yaşadık. Dolar 1 lira 50 kuruş. En düşük memur maaşı 1300 lira. Dolara endeksleyin, en düşük memur maaşının bugün 13 bin lira olması gerekiyor. Orta gelirliler, 5-10 yıllık maaşıyla konut sahibi olabiliyordu.”
‘Konut paketine sığmayacak hayalleri gerçekleştirdik’
“Sayın Erdoğan konut paketi açıklıyor ya. Biz onun deklare ettiğı pakete sığmayacak hayalleri gerçekleştirdik. Milletimizin de bundan yaralanmasını sağladık. Bunu bilimle, istişareyle, dürüst ve ehil takımlarla yaptık. Beşerler uygun fiyatlara mesken sahibi, otomobil sahibi oldu.”
‘Para bastırdığınızda enflasyon artacağını herkes biliyor’
“Erdoğan’ın deklare ettiğı paket, konut meblağlarını daha da artıracak bir paket. Merkez Bankası para basarsa enflasyon olacağını bilmiyor musunuz? Gerçekten paket belirtildiğı anda, konut fiyatlarında önemli bir sıçrama oldu. Satacak bireyler ‘Demek ki enflasyon geliyor’ dedi. Artık onlara ‘fırsatçı’ diyorlar. Ya siz hesap kitap bilmezsiniz fakat millet biliyor. Merkez Bankası’na parayı bastırdığınızda enflasyon artacağını herkes biliyor. Bunun için fiyatlar artıyor.”
‘Para basma alışkanlığı uyuşturucu bağımlılığı gibi’
“Para basma alışkanlığı tam bir hastalık. Uyuşturucu bağımlılığı üzere bir şey. Bu hükûmet tam da bunun içine düştü. O Kur Muhafazalı Mevduat hesaplarıyla ilgili farkları nereden ödeyecekler? Hazine’den bankalara kâğıt vereceklerini söylüyorlar. O kâğıt para ediyor mu? Etmiyor. Banka o o kâğıdı ne yapacak? Merkez Bankası’na gidip nakit isteyecek. Merkez Bankası o nakdi nereden bulacak? Para basacak. Üç soruda yanıtı buluyorsunuz.”
‘Paradan altı sıfırı attık, bir sıfırı atmak bir şey değil’
“34 sene bu ülke para basmaya alışmış. Onun için kur daima artmış. Parada sıfır gerisine sıfır eklenmiş. Paradan altı sıfırı attık. Bir sıfırı atmak bir şey değil. Değerli olan fiyat artışını frenlemek ki vatandaşın satın alma gücü artsın. Bunun da yolu Merkez Bankası’nı bağımsız yapmak.”
‘En büyük hasar da olsa gelir çözeriz’
“Korkarım ki art geriye aldıkları yanlış kararlar ülkeyi devalüasyon-enflasyon sarmalına sokacak. Biz en geç 6 ayda bu işi toparlarız. En büyük hasar da olsa gelir çözeriz. 2001-2002 krizini de 2008-2009 krizini de biz çözdük. Tekrar yaparız.”
‘TOKİ’nin gayesi dar gelirli vatandaşa konut edindirmektir’
“TOKİ’nin eline vermişler bir imar yetkisi, TOKİ olmuş rant üretme düzeneği. TOKİ ‘Ben buranın emsalini değiştirdim, 5 katlı yeri 15 kat yaptım’ diyor ve kentler ucube oluyor. Kaç kentte görüyoruz. 5-6 katlı yapılaşmanın yanında sivri sivri TOKİ binaları. TOKİ kendi imar planını kendi yapıyor, değiştiriyor ve rantı dağıtıyor. TOKİ’nin rant kapısı bulunmasına müsaade vermeyeceğiz. TOKİ’nin gayesi dar gelirli vatandaşa konut edindirmektir. Belediyelere ilişkin toplumsal konut stoku oluşturacağız. Uygun şartlı ‘sosyal konut kiralama’ uygulamasını hayata geçireceğiz.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Sözlerine partisinin reklam sinemasındaki “Demokrasi, atılım, derhal, bugün” sloganıyla başlayan Babacan, DEVA Partisi’nin birinci mitingini 21 Mayıs’ta Gaziantep Kalealtı’nda yapacağını duyurdu. Lakin miting hazırlıklarına “Demokrasi Meydanı” tartışması damgasını vurdu.
Babacan evrak gösterdi: ‘Onay verdikleri alanı 3 gün daha sonra iptal ettiler’
“Daha birinci mitingimizde bize mahzurlar çıkartmaya çalışıyorlar. Mitingimizden korktular. Valilikten talep ettiğimizde onay verdikleri miting alanını, 3 gün daha sonra ivedilikle iptal ettiler” diyen Babacan, “Elimizde ilgili yazışmaların hepsi var” dedi ve elindeki evrakları tek tek gösterdi.
Vali evvel ‘uygun’ dediği başvuruyu ‘uygun değil’ yaptı
DEVA Partisi’nin Gaziantep Demokrasi Meydanı’na yaptığı müracaatın evvel onaylandığı evrakı gösteren Babacan, yaşanan süreci şu sözlerle anlattı:
“Gaziantep’teki mitingimizi Demokrasi Meydanı’nda yapmak için Valilik’ten talepte bulunuyoruz. Tarih 29 Nisan. Gaziantep Valisi kendi el yazısı ile ‘Uygun’ notunu düşüyor. Arkadaşlarımız, 2 Mayıs’ta mitingimizin tarihini ve yapılacağı meydanı tüm Gaziantep’e duyurmaya başlıyor. Bu duyuru, vilayet genelinde büyük ses getiriyor. Ne oluyorsa, bu duyurudan daha sonra oluyor. Endişe dağları sarıyor. Duyurunun çabucak akabinde birilerinin elleri ayaklarına dolaşıyor.”
Babacan’dan Vali’ye: ‘Kimden telefon aldınız?’
“Tarih 2 Mayıs. Birinci yazının üzerinden 3 gün geçmiş. Tıpkı evrakta ‘uygun’ tabirinin yanına ‘değil’ tabirini eklemişler. Yazı olmuş ‘Uygun değil’. El yazısı tıpkı kişinin. Lakin kalem farkından ‘değil’ sözünün daha sonradan eklendiğini açık seçik görüyorsunuz. Bizim miting duyurumuzdan yarım saat daha sonra Valilik’ten ‘O meydan olmuyor’ diye telefon geliyor. Yahu kendi verdiğiniz yazıyı ne oldu da değiştirdiniz? Kimden ne telefon aldınız, nasıl bir baskı gördünüz? Devletin valisi bu hale düşürülür mü? Gelip süreksiz iktidarların elinde oyuncak edilir mi bir vali?”
‘Demokrasi Meydanı’nda demokrasiyi katlettiler’
“Demokrasi Meydanı için evvel uygun dediler, daha sonra da evrakta karalama yaparak vazgeçtiler. Bunlar, Demokrasi Meydanı’nda demokrasiyi katlettiler. Cumhurbaşkanı, çıkıp meclis kürsüsünden ‘bakılırsavimi tarafsızca yapacağım’ diye yemin edip, sonrasındasında bir partinin genel lideri olursa devletin içine düşeceği durum bu olur. Meydan iktidar partisine açık, bize kapalı.”
‘Talep ettiğimiz dört alanın dördünü de reddettiler’
“Akılları fikirleri ‘Aman DEVA görülmesin, aman DEVA duyulmasın’. Gaziantep’te talep ettiğimiz dört alanın dördünü de reddettiler. Artık de bize, kelamım ona ulaşımı güç, daha evvel hiç bir siyasi tertibin yapılmadığı bir meydanı uygun görüyorlar. Gaziantep’te yaşayanların bile birçoklarının bilmediği, uzun uzun tanım edilmesi gereken bir meydanı bize veriyorlar.”
Babacan, miting meydanını tanım etti
Babacan’ın “Gaziantepli arkadaşlarıma meydanı tanım edeyim ki duymayan kalmasın. Gaziantep mitingimiz Kalealtı’nda. 14 Şehit Anıtı ardında. Tıp otobüsleri park alanında” kelamları salonda gülüşmelere niye oldu.
‘Mitingi Fizan’da yapın deseniz yaparız’
“Bu iktidar, bizi gaye alarak seçim yasasını değiştirdi. Seçimlere kendi logomuzla gireceğimiz deklare ettik, işi bitirdik. Artık de birinci mitingimizin yeriyle ilgili zorluklar çıkararak bizi yıldıracaklarını sanıyorlar. Elinizden geleni arkanıza koymayın. Hodri meydan. Gaziantep’te o denli bir teşkilatımız var ki, bırakın Kalealtı’nı, gidin mitinginizi Fizan’da yapın deseniz bizim teşkilatımız bunu da yapar. DEVA Partisi’ne gönül vermiş vatandaşlarımız da masraf katılır.”
‘O mitingi en ücra köşede bile en geniş iştirakle yapacağız’
“Demokrasi Meydanı’nda miting yapmamızı engelleyenler, şunu uygun bilsin. Antep’in her yeri anamızın aşı, tandırımızın başıdır. O mitingi verdikleri en ücra köşede bile en geniş iştirakle yapacağız. Meydanlarda nutuklar atıp içeride diğer işler tuttuğunuzu millet görmüyor sanmayın. Sizin dışınız kalaylı, içiniz vayvaylı olabilir. Çok şükür, bizim içimiz de kalaylı, dışımız da kalaylı.”
‘Beştepe’ye sesleniyorum: Valilere baskı yapmakla uğraşmayın, ne istiyorsanız yüzüme söyleyin’
“Beştepe’ye sesleniyorum. Boşuna valilere baskı yapmakla uğraşmayın. Buyurun işte, ben buradayım. Ne istiyorsanız yüzüme söyleyin. Devletin imkânlarını kullanarak bizi durduramazsınız. Biz 21 Mayıs’ta Antep’teyiz. Gaziantep sokaklarını ‘Demokrasi, Atılım, Derhal, Bugün!’ diye inleteceğiz.”
‘Bundan bu biçimde DEVA’nın olduğu her meydan Demokrasi Meydanı’dır’
“Size en âlâ karşılığı evvel Gaziantep halkı, daha sonra da tüm Türkiye verecek. Antep’in, Türkiye’nin tüm meydanlarını ‘demokrasi meydanı’ yapacağız. Bundan bu biçimde DEVA Partisi’nin olduğu her meydan Demokrasi Meydanı’dır. Bütün Gaziantepli hemşerilerimizi şimdiden mitingimize davet ediyorum.”
Babacan’dan Erdoğan’a ‘Gibi’li gönderme
Babacan’ın gündeminde iktisat de vardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Üzere dizisinde yer alan bir replikle karşılık veren Babacan şu biçimde devam etti:
“Sayın Erdoğan ‘Ben ekonomiyi, her şeyi fazlaca yeterli biliyorum’ diyor. etrafında da tek bir bilen yok. E Beştepe’de sağına soluna bakınca haklı natürel. Tanınan dizideki repliği şu biçimde bir hatırlayalım: ‘Kimsenin hiç bir şey bilmediği bir yerde, bir insan her şeyi bilebilir.’ Tüm bu yaşananların sonuçlarını hayli yakında gorecekler. Seçim günü daima birlikte mührü damlaya vurduğumuzda, Beştepe’de birileri yerinden zıplayacak. Tüm dünya DEVA Partisi’ni konuşacak.”
‘2010 yılında Gaziosmanpaşa’da mesken 100 bin liraydı’
“Bir karşılaştırma yapalım. 2010 yılında İstanbul’da kaç paraya mesken satın alınabiliyordu? Gaziosmanpaşa: 100 bin lira. Ataşehir, Ümraniye, Fatih: 140 bin lira. Kadıköy, Şişli: 200 bin lira. Konut kredisi faizlerinin aylık 0,6 olduğu devirleri yaşadık. Dolar 1 lira 50 kuruş. En düşük memur maaşı 1300 lira. Dolara endeksleyin, en düşük memur maaşının bugün 13 bin lira olması gerekiyor. Orta gelirliler, 5-10 yıllık maaşıyla konut sahibi olabiliyordu.”
‘Konut paketine sığmayacak hayalleri gerçekleştirdik’
“Sayın Erdoğan konut paketi açıklıyor ya. Biz onun deklare ettiğı pakete sığmayacak hayalleri gerçekleştirdik. Milletimizin de bundan yaralanmasını sağladık. Bunu bilimle, istişareyle, dürüst ve ehil takımlarla yaptık. Beşerler uygun fiyatlara mesken sahibi, otomobil sahibi oldu.”
‘Para bastırdığınızda enflasyon artacağını herkes biliyor’
“Erdoğan’ın deklare ettiğı paket, konut meblağlarını daha da artıracak bir paket. Merkez Bankası para basarsa enflasyon olacağını bilmiyor musunuz? Gerçekten paket belirtildiğı anda, konut fiyatlarında önemli bir sıçrama oldu. Satacak bireyler ‘Demek ki enflasyon geliyor’ dedi. Artık onlara ‘fırsatçı’ diyorlar. Ya siz hesap kitap bilmezsiniz fakat millet biliyor. Merkez Bankası’na parayı bastırdığınızda enflasyon artacağını herkes biliyor. Bunun için fiyatlar artıyor.”
‘Para basma alışkanlığı uyuşturucu bağımlılığı gibi’
“Para basma alışkanlığı tam bir hastalık. Uyuşturucu bağımlılığı üzere bir şey. Bu hükûmet tam da bunun içine düştü. O Kur Muhafazalı Mevduat hesaplarıyla ilgili farkları nereden ödeyecekler? Hazine’den bankalara kâğıt vereceklerini söylüyorlar. O kâğıt para ediyor mu? Etmiyor. Banka o o kâğıdı ne yapacak? Merkez Bankası’na gidip nakit isteyecek. Merkez Bankası o nakdi nereden bulacak? Para basacak. Üç soruda yanıtı buluyorsunuz.”
‘Paradan altı sıfırı attık, bir sıfırı atmak bir şey değil’
“34 sene bu ülke para basmaya alışmış. Onun için kur daima artmış. Parada sıfır gerisine sıfır eklenmiş. Paradan altı sıfırı attık. Bir sıfırı atmak bir şey değil. Değerli olan fiyat artışını frenlemek ki vatandaşın satın alma gücü artsın. Bunun da yolu Merkez Bankası’nı bağımsız yapmak.”
‘En büyük hasar da olsa gelir çözeriz’
“Korkarım ki art geriye aldıkları yanlış kararlar ülkeyi devalüasyon-enflasyon sarmalına sokacak. Biz en geç 6 ayda bu işi toparlarız. En büyük hasar da olsa gelir çözeriz. 2001-2002 krizini de 2008-2009 krizini de biz çözdük. Tekrar yaparız.”
‘TOKİ’nin gayesi dar gelirli vatandaşa konut edindirmektir’
“TOKİ’nin eline vermişler bir imar yetkisi, TOKİ olmuş rant üretme düzeneği. TOKİ ‘Ben buranın emsalini değiştirdim, 5 katlı yeri 15 kat yaptım’ diyor ve kentler ucube oluyor. Kaç kentte görüyoruz. 5-6 katlı yapılaşmanın yanında sivri sivri TOKİ binaları. TOKİ kendi imar planını kendi yapıyor, değiştiriyor ve rantı dağıtıyor. TOKİ’nin rant kapısı bulunmasına müsaade vermeyeceğiz. TOKİ’nin gayesi dar gelirli vatandaşa konut edindirmektir. Belediyelere ilişkin toplumsal konut stoku oluşturacağız. Uygun şartlı ‘sosyal konut kiralama’ uygulamasını hayata geçireceğiz.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı