Diyanet 22 Nisan 2022 Cuma Hutbesi konusu ve metni: Leyletü’l Kadr

Zakariya

New member
Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafınca yayınlanan cuma hutbesinin bu haftaki konusu belirtildi.

Cuma namazı için mescide gidecek olan vatandaşlar, her hafta farklı bir mevzuyu ele alan Cuma hutbesi konusu nedir? sorusuna karşılık aranıyor.

Ramazan ayını idrak eden İslam alemi, cuma namazı için mescitlerin yolunu tutuyor.

Cuma namazından evvel okunan hutbenin bu haftaki konusu “Leyletü’l Kadr” oldu.

Diyanet hutbe husus başlığını “Leylet’ül Kadr: İlahi Lütuf ve İkram Gecesi” olarak duyurdu.

İşte 22 Nisan 2022 Cuma hutbesi konusu ve tam metni…

22 Nisan Cuma Hutbesi metni

Muhterem Müslümanlar!

Hutbemin başında okuduğum Kadir müddetinde Aziz Rabbimiz şöyleki buyuruyor:

“Şüphesiz biz, Kur’an’ı Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan daha iyidir. O gece melekler ve Cebrail, Rablerinin müsaadesiyle her bir iş için iner dururlar. O gece tan yeri ağarıncaya kadar iyilik doludur.”

Okuduğum hadis-i şerifte Resûl-i Ekrem (s.a.s) şu biçimde buyuruyor:

“İnanarak ve sevabını Allah’tan umarak Kadir gecesini ihya eden kimsenin geçmiş günahları bağışlanır.”

Aziz Müminler!

Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ise ebedi azaptan kurtuluş vesilesi olan Ramazan-ı Şerif’in son günlerindeyiz. Bu müstesna günler, bin aydan daha iyi olan Kadir gecesini ortasında barındıran günlerdir. Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir hadisinde “Kadir gecesini Ramazanın son on gününde arayın!” buyurmuştur.

Kadir gecesi, rahmet ve mağfiretin sağanak sağanak yağdığı, inanan gönüllerin sevgi ve merhametle coştuğu mübarek bir gecedir. Kadir gecesi, unuttuğumuz pahaları hatırlatan, körelen vicdanlarımıza hayat sunan eşsiz bir gecedir.

Allah Resûlü (s.a.s) bu gece hakkında ümmetini şu biçimde uyarmıştır: “Bu gecenin hayrından yoksun kalan, bin ayın hayrından yoksun kalmış üzeredir.”


Kıymetli Müslümanlar!

Kadir gecesini değerli kılan, o gece indirilen Kur’an-ı Kerim’dir. O Kur’an ki Rabbimiz tarafınca gönderildiğine asla kuşku olmayan Kelâmullah’tır. Okunması ibadet olan Zikir’dir. Hak ile batılı, uygun ile kötüyü, eğriyle doğruyu birbirinden ayıran Furkan’dır. İlahi hitap ve ikazın bütün incelikleriyle anlatıldığı Hikmet’tir. Kıyamete kadar gelecek bütün insanlara hidayet yolunu apaçık gösteren Mübin’dir. Buyruklarını düstur edinenleri, ömrünü Kur’an’ın yolunda geçirenleri iki cihanda yücelten Aziz’dir.

Pahalı Müminler!

Ramazanın son günleri hem de itikâf devridir. Hakikaten Peygamberimiz, Ramazanın son on gününde itikâfa girmiştir.5 İtikâf, müminin dünyevi şeylerden uzaklaşarak kulluk şuurunu tazelemesidir. Gece gündüz ibadet ve tefekkürle, hamd ve şükürle, tövbe ve istiğfarla meşgul olmasıdır. Bu sayede bizler kendimizle yüzleşme imkânı buluruz. Dünya meşgalesi ortasında unuttuğumuz sorumluluklarımızı, akıbetimizi ve ahiretimizi bir daha hatırlarız.

Aziz Müslümanlar!

İçinde bulunduğumuz Ramazanın bu son günlerini ve Kadir gecesini ilahi bir lütuf ve ikram olarak gorelim. Zihnimizi ve gönlümüzü Kur’an’a bağlayalım. Onu daha fazlaca okuyalım, anlayalım, yaşamaya ve yaşatmaya çaba edelim. Yanılgılarımızdan, günahlarımızdan pişman olup vaz geçelim. Ömrümüzün tamamını bereketlendirmek için her gecenin kadrini bilelim, her nimetin şükrünü eda edelim.

bu biçimdelikle Rabbimizin mümin kullarına vadettiği Firdevs cennetine varis olalım. Hutbemi Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in şu duasıyla bitiriyorum:

“Allah’ım! Sen affedicisin, ikram sahibisin, affetmeyi seversin, beni de affet.”