Başkan Soyer lokal idareler konferansında konuştu
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şubesi tarafınca düzenlenen mahallî idareler konferansına katıldı. Lider Soyer, “İzmir’deki tüm çalışmalarımızın ana omurgası refahı büyütmek ve adil paylaşımını sağlamak. Maksadımız açlık, yoksulluk, eşitsizlik, adaletsizlik, toplumsal kutuplaşma ve iklim krizine karşı dirençli bir İzmir inşa etmek” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şubesi’nin düzenlediği “Yerel İdarelerin Gündemdeki Problemleri: Güçlendirilmiş Parlementer Sistemden Beklentileri” başlıklı konferansa katıldı. Türkan Saylan Kültür Merkezi’ndeki konferansa Lider Tunç Soyer ile Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şube Lideri ve eski milletvekili Erdal Karademir, siyasi partilerin temsilcileri, meclis üyeleri, birlik üyeleri katıldı.
Demokrasi krizine vurgu yaptı
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer kelamlarına “Gerçekten sıkıntı ve fazlaca düşünceli bir devirden geçiyoruz” diyerek başladı. Merkezi bütçe gelirlerinden mahallî idarelere aktarılan hissenin gelişmiş ülkelerin epeyce gerisinde olduğunu, 2017’de değişen sistemle durumun epeyce daha vahim bir hal aldığını tabir eden Lider Tunç Soyer, “Burada kişi yahut şahıslardan bağımsız olarak temel sorun, sistemin şahsen kendisi. Zira bu sistem, demokrasinin değişen ve gelişen ruhuna alışılmamış. Bana göre bugün ülkemizdeki yoksulluğun, adaletsizliğin, eşitsizliğin ve toplumsal buhranların özünde, her gün derinleşen demokrasi krizi var. Demokrasi farklılıklara saygıyı temel alan, toplumsal adaleti, toplumsal barışı ve bir ortada hayatı mümkün kılan sistemdir” dedi.
“İzmir’de ekonomik iklim inşa ediyoruz”
Yerel idarelerin geçmişin belediyecilik anlayışından epey daha büyük bir sorumluluk üstlendiğini söyleyen Lider Soyer, “Biz İzmir’de kentimizin mahallî bedellerini ve gücünü gerçek yöneten bir ‘ekonomik iklim’ inşa ediyoruz. Bu iklimin oluşabilmesinin temel bir kuralı var: Demokrasi. Demokrasi olmadan bir ülke iktisadı tahminen bir noktaya kadar büyüyebilir. Ne var ki demokrasi olmadan büyüme, sırf bir avuç insanın ülkenin tüm zenginliğinden yaralanması manasına geliyor. Bu niçinle İzmir’deki tüm çalışmalarımızın ana omurgası refahı büyütmek ve adil paylaşımını sağlamak. Gayemiz, açlık, yoksulluk, eşitsizlik, adaletsizlik, toplumsal kutuplaşma ve iklim krizine karşı dirençli bir İzmir inşa etmek. Bunun yolunun da oldukcaluk ortasında birlik olmaktan, yani dayanışma, paylaşım ve ortak akıldan geçtiğini biliyoruz&rdqu o; diye konuştu.
“beraber inşa etmek mümkün”
Başkan Soyer demokrasiyi hükümran kılmak için güçler ayrılığına dayanan ve demokrasinin tüm prensiplerini kapsayan yeni bir toplumsal kontrata muhtaçlık olduğunu söyleyerek, “Altılı masa tarafınca sunulan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem tam da bu gereksinime karşılık vererek umudumuzu çoğaltıyor. Birbirinden epey farklı siyasi partilerin ülkemizin geleceği ismine birebir masa etrafında buluşması işte bu niçinle epey değerli. Yürekten inanıyorum ki Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girdiğimiz 2023’te yerelden merkeze, yani meydanlarımız ve sokaklarımızdan başlayarak tüm ülkeyi dönüştürecek bir sistemi daima birlikte inşa etmek mümkün… Ülkemizin geleceği ve gençliği için, yüz yıl evvel olduğu üzere bir sefer daha umudu örgütleyeceğiz” tabirlerini kullandı.
“İzmir’i koruyacağız”
Zeytinlik alanlarda madenciliğin önünü açan kanun teklifi hakkında da konuşan Lider Soyer, “Üreticimize 2 milyon 500 bin zeytin fidesi, 2 milyon civarında da meyve fidesi dağıtmışız. Toplam 4,5 milyon. Son 13 yıla baktığımızda, son üç yılda bu sayıyı artırmışız. Bunu niye yapıyoruz? Bu vatanı betona, madenlere bırakmamak için. İzmir’i muhafazaya devam edeceğiz. Ben her ne yapıyorsam bunun Türkiye’nin her yerinde uygulanabilir olmasını dilek ediyorum. bu türlü yerelden yayılan, bütün Türkiye’yi, memleketi değiştiren sonuçlar almak mümkün.” dedi.
Buca beton olmayacak
Başkan Soyer, Buca Cezaevi alanına dair de şunları söylemiş oldu: “Bazı problemler var ki bıçak kemiğe dayanıyor. Orada sürdürdüğümüz çabada çıtayı öteki bir yere taşımak gerekiyor. Bunun iki örneği var. Biri asbestli Sao Paulo gemisi. Getirtmeyeceğiz, İzmir’e sokmayacağız, dedik ve getirtmedik. Artık ikinci bir şey yaşıyoruz. Buca’da cezaevinin yıkıldığı alanda mülkiyet el değiştirdi. Kamunun olan bir şeyi özel mülkiyete çevirdiler. Orada imalat yapmaya çalışıyorlar. Dedik ki yaptırtmayacağız. bir daha söylüyorum yaptırtmayacağız” dedi.
“Kimsenin kuşkusu olmasın”
İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’nun davası ile ilgili de konuşan Soyer, “Ekrem İmamoğlu’nun davasında ceza ortaya çıkarsa elimizden ne geliyorsa yapacağız. Kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.
Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şube Lideri Erdal Karademir, “Türkiye bir seçim sürecine girdi. Cumhuriyet tarihinin en şiddetli seçim sürecine girdi. 2023 genel seçimlerini önemsiyoruz” diye konuştu.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şubesi tarafınca düzenlenen mahallî idareler konferansına katıldı. Lider Soyer, “İzmir’deki tüm çalışmalarımızın ana omurgası refahı büyütmek ve adil paylaşımını sağlamak. Maksadımız açlık, yoksulluk, eşitsizlik, adaletsizlik, toplumsal kutuplaşma ve iklim krizine karşı dirençli bir İzmir inşa etmek” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şubesi’nin düzenlediği “Yerel İdarelerin Gündemdeki Problemleri: Güçlendirilmiş Parlementer Sistemden Beklentileri” başlıklı konferansa katıldı. Türkan Saylan Kültür Merkezi’ndeki konferansa Lider Tunç Soyer ile Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şube Lideri ve eski milletvekili Erdal Karademir, siyasi partilerin temsilcileri, meclis üyeleri, birlik üyeleri katıldı.
Demokrasi krizine vurgu yaptı
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer kelamlarına “Gerçekten sıkıntı ve fazlaca düşünceli bir devirden geçiyoruz” diyerek başladı. Merkezi bütçe gelirlerinden mahallî idarelere aktarılan hissenin gelişmiş ülkelerin epeyce gerisinde olduğunu, 2017’de değişen sistemle durumun epeyce daha vahim bir hal aldığını tabir eden Lider Tunç Soyer, “Burada kişi yahut şahıslardan bağımsız olarak temel sorun, sistemin şahsen kendisi. Zira bu sistem, demokrasinin değişen ve gelişen ruhuna alışılmamış. Bana göre bugün ülkemizdeki yoksulluğun, adaletsizliğin, eşitsizliğin ve toplumsal buhranların özünde, her gün derinleşen demokrasi krizi var. Demokrasi farklılıklara saygıyı temel alan, toplumsal adaleti, toplumsal barışı ve bir ortada hayatı mümkün kılan sistemdir” dedi.
“İzmir’de ekonomik iklim inşa ediyoruz”
Yerel idarelerin geçmişin belediyecilik anlayışından epey daha büyük bir sorumluluk üstlendiğini söyleyen Lider Soyer, “Biz İzmir’de kentimizin mahallî bedellerini ve gücünü gerçek yöneten bir ‘ekonomik iklim’ inşa ediyoruz. Bu iklimin oluşabilmesinin temel bir kuralı var: Demokrasi. Demokrasi olmadan bir ülke iktisadı tahminen bir noktaya kadar büyüyebilir. Ne var ki demokrasi olmadan büyüme, sırf bir avuç insanın ülkenin tüm zenginliğinden yaralanması manasına geliyor. Bu niçinle İzmir’deki tüm çalışmalarımızın ana omurgası refahı büyütmek ve adil paylaşımını sağlamak. Gayemiz, açlık, yoksulluk, eşitsizlik, adaletsizlik, toplumsal kutuplaşma ve iklim krizine karşı dirençli bir İzmir inşa etmek. Bunun yolunun da oldukcaluk ortasında birlik olmaktan, yani dayanışma, paylaşım ve ortak akıldan geçtiğini biliyoruz&rdqu o; diye konuştu.
“beraber inşa etmek mümkün”
Başkan Soyer demokrasiyi hükümran kılmak için güçler ayrılığına dayanan ve demokrasinin tüm prensiplerini kapsayan yeni bir toplumsal kontrata muhtaçlık olduğunu söyleyerek, “Altılı masa tarafınca sunulan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem tam da bu gereksinime karşılık vererek umudumuzu çoğaltıyor. Birbirinden epey farklı siyasi partilerin ülkemizin geleceği ismine birebir masa etrafında buluşması işte bu niçinle epey değerli. Yürekten inanıyorum ki Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girdiğimiz 2023’te yerelden merkeze, yani meydanlarımız ve sokaklarımızdan başlayarak tüm ülkeyi dönüştürecek bir sistemi daima birlikte inşa etmek mümkün… Ülkemizin geleceği ve gençliği için, yüz yıl evvel olduğu üzere bir sefer daha umudu örgütleyeceğiz” tabirlerini kullandı.
“İzmir’i koruyacağız”
Zeytinlik alanlarda madenciliğin önünü açan kanun teklifi hakkında da konuşan Lider Soyer, “Üreticimize 2 milyon 500 bin zeytin fidesi, 2 milyon civarında da meyve fidesi dağıtmışız. Toplam 4,5 milyon. Son 13 yıla baktığımızda, son üç yılda bu sayıyı artırmışız. Bunu niye yapıyoruz? Bu vatanı betona, madenlere bırakmamak için. İzmir’i muhafazaya devam edeceğiz. Ben her ne yapıyorsam bunun Türkiye’nin her yerinde uygulanabilir olmasını dilek ediyorum. bu türlü yerelden yayılan, bütün Türkiye’yi, memleketi değiştiren sonuçlar almak mümkün.” dedi.
Buca beton olmayacak
Başkan Soyer, Buca Cezaevi alanına dair de şunları söylemiş oldu: “Bazı problemler var ki bıçak kemiğe dayanıyor. Orada sürdürdüğümüz çabada çıtayı öteki bir yere taşımak gerekiyor. Bunun iki örneği var. Biri asbestli Sao Paulo gemisi. Getirtmeyeceğiz, İzmir’e sokmayacağız, dedik ve getirtmedik. Artık ikinci bir şey yaşıyoruz. Buca’da cezaevinin yıkıldığı alanda mülkiyet el değiştirdi. Kamunun olan bir şeyi özel mülkiyete çevirdiler. Orada imalat yapmaya çalışıyorlar. Dedik ki yaptırtmayacağız. bir daha söylüyorum yaptırtmayacağız” dedi.
“Kimsenin kuşkusu olmasın”
İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’nun davası ile ilgili de konuşan Soyer, “Ekrem İmamoğlu’nun davasında ceza ortaya çıkarsa elimizden ne geliyorsa yapacağız. Kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.
Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şube Lideri Erdal Karademir, “Türkiye bir seçim sürecine girdi. Cumhuriyet tarihinin en şiddetli seçim sürecine girdi. 2023 genel seçimlerini önemsiyoruz” diye konuştu.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı