Simge
New member
Yasa ve Kanun Arasındaki Fark: Biri Ciddi, Diğeri Sadece Ciddi Görünmeye Çalışan!
Selam Forumdaşlar!
Bugün sizlere, hayatımızda hiç eksik olmayan ama bir türlü net olarak tanımlanamayacak iki kavramdan bahsedeceğim: yasa ve kanun! Duyduğumda hangisinin hangisi olduğunu şaşıranlar, sakın üzülmeyin; çünkü bu yazı, bu ikisini ayırt etmekte zorlananlar için adeta bir "hayat rehberi" olacak.
Hadi ama, kimse kendini gizlemeye çalışmasın! Eğer "Yasa ve kanun arasındaki farkı tam olarak bilmiyorum ama sormak da utanç verici" diyen varsa, burada tam zamanıdır! Bu yazıyı yazarken, yasa ve kanun arasındaki farkı öğrenmek bir yana, bolca gülme garantisi de var. Hazır olun!
Yasa mı Kanun mu? Ne Dediğini Bilmiyorsan, İkisi de Sert Bir Şeydir!
Şimdi, çoğumuz aslında kanun kelimesini daha çok duyuyoruz, değil mi? Kanun, "bunu yaparsan başın belaya girer, yapmazsan da başın belaya girer" gibi bir tavır sergileyen bir kavram. Bunu en basit şekilde şöyle özetleyebiliriz: Eğer kanun dediğimizde bir şeyin tam olarak ne olduğunu bilmesek de, onun kesinlikle bir tür ciddi uyarı olduğunu hissediyoruz. Çünkü kanun, devletin koyduğu yazılı kurallar ve yaptırımlarla belirlenmiş bir "güç"tür. O yüzden de kanunun belirlediği kurallar genelde somut ve etkilidir. Yani "ceza" yoksa, gerçekten bir kanunla karşı karşıya değilsiniz demektir!
Yasa ise biraz daha romantik bir kavram gibi. Yasa, sosyal yaşamımızdaki düzgünlüğü ve dengeyi koruma amacı taşır. Düşünün ki yasa, sosyal ilişkilerde bir tür empati yaratır; yani her insanın haklarını korur, ancak illa cezalandırma yollarına gitmek zorunda kalmaz. Yasa, biraz daha ince düşünülmüş, bir kılavuz gibi! İşte, "Yasa koyan biri, bana göz kırptı!" dediğinizde aslında durumu biraz şakaya vurmuş oluyorsunuz ama kanun için aynısını söylemek imkansızdır.
Erkeklerin Çözüm Odaklı ve Stratejik Bakış Açısı: “Yasa mı Kanun mu? Gerekirse Her İkisini de Koyarım!”
Evet, erkeksi bakış açısı biraz daha pratikçi. Erkekler, genellikle “sonuç” almayı hedefleyen türden yaratıklardır (ama tabii ki sevgi dolular!). O yüzden bir yasa ya da kanun konusu ortaya çıktığında, hemen bir strateji geliştirme ihtiyacı hissederler. “Yasa mı, kanun mu? Fark etmez, biri var ve bu işi halletmem gerek” yaklaşımını benimserler.
Bir arkadaşım mesela, evde "Yasa koyma" ile ilgili bir tartışma yaşamıştı. Eşi, çocuklarına "yasa" koyarak onlara belirli saatlerde odalarından çıkmamaları gerektiğini söylemişti. Erkek arkadaşımız ise kanuni bir yaklaşım sergileyerek "Evet, ama bu yasaya karşı koymak cezai sorumluluk doğurur" diyerek durumu halletmişti. Bir bakıma, kanunu devreye sokarak çözümü sağlamıştı. Hani bu durum biraz mizahi olabilir, ama erkeklerin çözüm odaklı yaklaşımı genellikle bir nevi “kanun koyan” tavır almasına neden olabilir. Kanunun ne olduğunu sormadan, nasıl uygulanacağını bilerek hareket ederler!
Kadınların Empatik ve İlişki Odaklı Bakış Açısı: “Yasa, Beni Anlayan Bir Arkadaş Gibidir, Kanunsa Neredeyse Hakkımda Şikayet Var Gibidir!”
Kadınlar ise, genellikle daha empatik ve ilişki odaklı bir yaklaşım sergileyerek yasa ve kanun arasındaki farkı anlamaya çalışırlar. Yani, yasa onlara biraz daha samimi ve duygusal gelirken, kanun çok daha soğuk ve katıdır. Kadınlar, “Yasa, sanki benimle konuşan bir arkadaş gibi. Kanun ise sanki beni şikayet etmiş biri gibi!” derler. Ve çoğu zaman haklıdırlar! Yasa, ilişkileri düzenlerken kanun daha çok zorlayıcı ve cezalandırıcıdır.
Bir kadının, bir yasayı uygulamaya koyarken nasıl bir yol izlediğine dair komik bir örnek verelim. Geçenlerde bir arkadaşım, okulda uygulanan “yasa”lardan birini çocuklarına anlatırken, “Bunu yapma, çünkü sana zarar verebilir!” gibi bir yaklaşım sergiliyordu. "Evet, bu bir yasa ve nedenini anlatıyorum" diyordu ama bakıyorsunuz, bunu yapmayan çocuk, zaten karşısında annesinin yumuşak yaklaşımıyla her şeyin çözüleceğine inanıyordu. Ancak bir kanun olsa, her şeyin ceza ile sonuçlanacağı kesin. Kadınlar, yasaları adeta duygusal bağlar kurarak uygularlar, kanunlar ise sanki hiç bir bağ kurmadan sadece cezalandırmaya yönelir.
Sonuç: Yasa ve Kanun Arasındaki Farkı Hala Ayırt Edebiliyor muyuz? Haydi, Biraz Gülün!
Sonuç olarak, yasa ve kanun arasındaki farkı anlamak aslında, bir şeyin iyi niyetle yapılması ile zorla yapılması arasındaki fark gibidir. Yasa bir tür “bunu yapmalısın, çünkü seni düşünüyorum” demekken, kanun “yapmazsan başın belaya girer” şeklinde bir uyarıdır. Biri empatik ve dostça, diğeri ise soğuk ve cezalandırıcıdır.
Peki, bu konuda siz ne düşünüyorsunuz? Kanun mu, yasa mı? Yoksa ikisi de birer "sert ama bir o kadar da gerekli" tip mi? Yasa koymayı mı, yoksa kanun koymayı mı tercih edersiniz? Hadi, tartışalım; ama dikkat edin, kanun koymama gerek kalmasın!
Selam Forumdaşlar!
Bugün sizlere, hayatımızda hiç eksik olmayan ama bir türlü net olarak tanımlanamayacak iki kavramdan bahsedeceğim: yasa ve kanun! Duyduğumda hangisinin hangisi olduğunu şaşıranlar, sakın üzülmeyin; çünkü bu yazı, bu ikisini ayırt etmekte zorlananlar için adeta bir "hayat rehberi" olacak.
Hadi ama, kimse kendini gizlemeye çalışmasın! Eğer "Yasa ve kanun arasındaki farkı tam olarak bilmiyorum ama sormak da utanç verici" diyen varsa, burada tam zamanıdır! Bu yazıyı yazarken, yasa ve kanun arasındaki farkı öğrenmek bir yana, bolca gülme garantisi de var. Hazır olun!
Yasa mı Kanun mu? Ne Dediğini Bilmiyorsan, İkisi de Sert Bir Şeydir!
Şimdi, çoğumuz aslında kanun kelimesini daha çok duyuyoruz, değil mi? Kanun, "bunu yaparsan başın belaya girer, yapmazsan da başın belaya girer" gibi bir tavır sergileyen bir kavram. Bunu en basit şekilde şöyle özetleyebiliriz: Eğer kanun dediğimizde bir şeyin tam olarak ne olduğunu bilmesek de, onun kesinlikle bir tür ciddi uyarı olduğunu hissediyoruz. Çünkü kanun, devletin koyduğu yazılı kurallar ve yaptırımlarla belirlenmiş bir "güç"tür. O yüzden de kanunun belirlediği kurallar genelde somut ve etkilidir. Yani "ceza" yoksa, gerçekten bir kanunla karşı karşıya değilsiniz demektir!
Yasa ise biraz daha romantik bir kavram gibi. Yasa, sosyal yaşamımızdaki düzgünlüğü ve dengeyi koruma amacı taşır. Düşünün ki yasa, sosyal ilişkilerde bir tür empati yaratır; yani her insanın haklarını korur, ancak illa cezalandırma yollarına gitmek zorunda kalmaz. Yasa, biraz daha ince düşünülmüş, bir kılavuz gibi! İşte, "Yasa koyan biri, bana göz kırptı!" dediğinizde aslında durumu biraz şakaya vurmuş oluyorsunuz ama kanun için aynısını söylemek imkansızdır.
Erkeklerin Çözüm Odaklı ve Stratejik Bakış Açısı: “Yasa mı Kanun mu? Gerekirse Her İkisini de Koyarım!”
Evet, erkeksi bakış açısı biraz daha pratikçi. Erkekler, genellikle “sonuç” almayı hedefleyen türden yaratıklardır (ama tabii ki sevgi dolular!). O yüzden bir yasa ya da kanun konusu ortaya çıktığında, hemen bir strateji geliştirme ihtiyacı hissederler. “Yasa mı, kanun mu? Fark etmez, biri var ve bu işi halletmem gerek” yaklaşımını benimserler.
Bir arkadaşım mesela, evde "Yasa koyma" ile ilgili bir tartışma yaşamıştı. Eşi, çocuklarına "yasa" koyarak onlara belirli saatlerde odalarından çıkmamaları gerektiğini söylemişti. Erkek arkadaşımız ise kanuni bir yaklaşım sergileyerek "Evet, ama bu yasaya karşı koymak cezai sorumluluk doğurur" diyerek durumu halletmişti. Bir bakıma, kanunu devreye sokarak çözümü sağlamıştı. Hani bu durum biraz mizahi olabilir, ama erkeklerin çözüm odaklı yaklaşımı genellikle bir nevi “kanun koyan” tavır almasına neden olabilir. Kanunun ne olduğunu sormadan, nasıl uygulanacağını bilerek hareket ederler!
Kadınların Empatik ve İlişki Odaklı Bakış Açısı: “Yasa, Beni Anlayan Bir Arkadaş Gibidir, Kanunsa Neredeyse Hakkımda Şikayet Var Gibidir!”
Kadınlar ise, genellikle daha empatik ve ilişki odaklı bir yaklaşım sergileyerek yasa ve kanun arasındaki farkı anlamaya çalışırlar. Yani, yasa onlara biraz daha samimi ve duygusal gelirken, kanun çok daha soğuk ve katıdır. Kadınlar, “Yasa, sanki benimle konuşan bir arkadaş gibi. Kanun ise sanki beni şikayet etmiş biri gibi!” derler. Ve çoğu zaman haklıdırlar! Yasa, ilişkileri düzenlerken kanun daha çok zorlayıcı ve cezalandırıcıdır.
Bir kadının, bir yasayı uygulamaya koyarken nasıl bir yol izlediğine dair komik bir örnek verelim. Geçenlerde bir arkadaşım, okulda uygulanan “yasa”lardan birini çocuklarına anlatırken, “Bunu yapma, çünkü sana zarar verebilir!” gibi bir yaklaşım sergiliyordu. "Evet, bu bir yasa ve nedenini anlatıyorum" diyordu ama bakıyorsunuz, bunu yapmayan çocuk, zaten karşısında annesinin yumuşak yaklaşımıyla her şeyin çözüleceğine inanıyordu. Ancak bir kanun olsa, her şeyin ceza ile sonuçlanacağı kesin. Kadınlar, yasaları adeta duygusal bağlar kurarak uygularlar, kanunlar ise sanki hiç bir bağ kurmadan sadece cezalandırmaya yönelir.
Sonuç: Yasa ve Kanun Arasındaki Farkı Hala Ayırt Edebiliyor muyuz? Haydi, Biraz Gülün!
Sonuç olarak, yasa ve kanun arasındaki farkı anlamak aslında, bir şeyin iyi niyetle yapılması ile zorla yapılması arasındaki fark gibidir. Yasa bir tür “bunu yapmalısın, çünkü seni düşünüyorum” demekken, kanun “yapmazsan başın belaya girer” şeklinde bir uyarıdır. Biri empatik ve dostça, diğeri ise soğuk ve cezalandırıcıdır.
Peki, bu konuda siz ne düşünüyorsunuz? Kanun mu, yasa mı? Yoksa ikisi de birer "sert ama bir o kadar da gerekli" tip mi? Yasa koymayı mı, yoksa kanun koymayı mı tercih edersiniz? Hadi, tartışalım; ama dikkat edin, kanun koymama gerek kalmasın!
