Kahramanların içsel yalnızlığının dramının kenarlarını yumuşatmak için görüntüler aracılığıyla, komedi ritminde anlatılan, bazen gerçeküstü olan makul bir hikaye: Amedeo Giovanni Tita’nın yeni yayınlanan ilk romanı “Yeniden Yazılan Final”. Edizioni Artemis tarafından.
2016’da Los Angeles’ta geçen, 2018’e kadar süren gelişmeler ve okuyucuyu 2024’ün yakın geleceğine götüren bir sonla Bob ve Francis, Tita’nın anlattığı maceranın yalnızca başkarakterleri değil, aynı zamanda bu büyük hikayenin iki dişlisidir. Hollywood’un etrafında dönen para makinesi: Gary Cooper ve Barbara Stanwyck gibi ikonların yeniden yaşadığı “Sinema”.
Bob ve Francis, farkında olmadıkları olağanüstü bir olay olmasaydı asla karşılaşmayacak olan iki kişiliğin ve iki farklı yolun aynası olduklarını ortaya koyuyorlar. Yönetmen Frank Capra’nın 1941’de sinemalara getirdiği “Meet John Doe”yu birlikte yeniden yazacaklar (film İtalya’da ilk olarak “Arriva John Doe” adıyla gösterime girdi ve ardından 1956’da “The dominators of the metropol” adıyla yeniden dağıtıldı). Bob ve Francis senaryo üzerinde çalışırken birlikte kaderlerini yeniden yazdıklarını keşfedecekler. Romanda, umutlar ve acı dolu notlar arasında, unutulmaz “Harika Bir Hayat” kitabının yazarı Frank Capra’nın aynı filmografisinden geliyormuş gibi görünen bir mesaj beliriyor: “Birbirimiz için Tanrı’nın kurtuluşunun araçlarıyız.”
Amedeo Giovanni Tita, 5 Mart 1969’da, büyük hayranı olduğu Lucio Battisti ile aynı ay ve günde Forli’de doğdu. Lucanian bir ailenin oğlu olup, 5 yaşından beri Bologna’da yaşamaktadır; eğitimini burada tamamlamış, Mühendislik bölümünden mezun olmuş ve mesleki faaliyetlerini burada yürütmektedir. Sinemaya, özellikle de Hollywood’un Altın Çağı olarak adlandırılan döneme karşı her zaman tutkulu olmuştur. Oyuncu olarak Vittorio De Sica’yı yönetmen olarak De Sica’ya, Pietro Germi’yi Roberto Rossellini’ye, Giovanni Guareschi’yi Cesare Zavattini’ye, “Monte Cristo Kontu”nu “Yeryüzünün Sütunları”na tercih ediyor. Kendisi hakkında şunları söylüyor: “Her zaman paylaştığı Hristiyan ilkelerine göre eğitim almış, sosyalliğe açık, laik ve liberal bir dünya vizyonuna sahip”. 1997’den beri Francesca ile evli ve 5 çocuk babasıdır.
2016’da Los Angeles’ta geçen, 2018’e kadar süren gelişmeler ve okuyucuyu 2024’ün yakın geleceğine götüren bir sonla Bob ve Francis, Tita’nın anlattığı maceranın yalnızca başkarakterleri değil, aynı zamanda bu büyük hikayenin iki dişlisidir. Hollywood’un etrafında dönen para makinesi: Gary Cooper ve Barbara Stanwyck gibi ikonların yeniden yaşadığı “Sinema”.
Bob ve Francis, farkında olmadıkları olağanüstü bir olay olmasaydı asla karşılaşmayacak olan iki kişiliğin ve iki farklı yolun aynası olduklarını ortaya koyuyorlar. Yönetmen Frank Capra’nın 1941’de sinemalara getirdiği “Meet John Doe”yu birlikte yeniden yazacaklar (film İtalya’da ilk olarak “Arriva John Doe” adıyla gösterime girdi ve ardından 1956’da “The dominators of the metropol” adıyla yeniden dağıtıldı). Bob ve Francis senaryo üzerinde çalışırken birlikte kaderlerini yeniden yazdıklarını keşfedecekler. Romanda, umutlar ve acı dolu notlar arasında, unutulmaz “Harika Bir Hayat” kitabının yazarı Frank Capra’nın aynı filmografisinden geliyormuş gibi görünen bir mesaj beliriyor: “Birbirimiz için Tanrı’nın kurtuluşunun araçlarıyız.”
Amedeo Giovanni Tita, 5 Mart 1969’da, büyük hayranı olduğu Lucio Battisti ile aynı ay ve günde Forli’de doğdu. Lucanian bir ailenin oğlu olup, 5 yaşından beri Bologna’da yaşamaktadır; eğitimini burada tamamlamış, Mühendislik bölümünden mezun olmuş ve mesleki faaliyetlerini burada yürütmektedir. Sinemaya, özellikle de Hollywood’un Altın Çağı olarak adlandırılan döneme karşı her zaman tutkulu olmuştur. Oyuncu olarak Vittorio De Sica’yı yönetmen olarak De Sica’ya, Pietro Germi’yi Roberto Rossellini’ye, Giovanni Guareschi’yi Cesare Zavattini’ye, “Monte Cristo Kontu”nu “Yeryüzünün Sütunları”na tercih ediyor. Kendisi hakkında şunları söylüyor: “Her zaman paylaştığı Hristiyan ilkelerine göre eğitim almış, sosyalliğe açık, laik ve liberal bir dünya vizyonuna sahip”. 1997’den beri Francesca ile evli ve 5 çocuk babasıdır.