Akıl hastanesinden Harvard’a uzanan bir yaşam…
En tabandan hayata tutunmak!
Marie Balter’ın kıssası milyonlarca beşere ilham, güç ve cüret verecek çeşitten bir ömür hikayesi. Hayykitap tarafınca yayımlanan Hiç Kimsenin Çocuğu, neredeyse 20 yılını akıl hastanesinde geçiren, bu tüyler ürperten atmosferden kurulup Harvard üniversitesine kabul edilen Marie Balter’ın harika ve gerçek ömür hikayesini anlatıyor…
Milyonlarca beşere ilham olan, şizofreni teşhisinden Harvard’a uzanan meşakkatli lakin umut dolu bir öykü bu…
Marie Balter hayatının en hoş yirmi yılını bir akıl hastanesinde geçirdikten daha sonra art koğuşların tüyler ürperten atmosferinden kurtulmayı başardı ve Harvard Üniversitesi’nde lisansüstü eğitimine giden yolda ilerledi.
Marie Balter alkolik, yokluk ortasında bir annenin evlilik dışı çocuğu olarak dünyaya geldi. Ona verilen birinci isim Pat’ti.
Beş yaşına geldiğinde annesi onu bakım yurduna verdi. çabucak sonrasında İtalyan göçmeni bir çift tarafınca evlat edinilen kahramana Marie ismini de onlar verdi.
Marie’yi beslemek, ona armağanlar almak konusunda cömert davranan çift sevgi göstermekten acizdi. Sık sık onu meskenin mahzenine kapatıyor, şiddet gösteriyorlardı. Sokak lambaları yandıktan daha sonra meskene dönerse de onu konuta almıyorlardı.
Marie 17 yaşında birinci ruhsal sarsıntı atağını geçirdi. Ona evvel şizofreni teşhisi kondu. Yemek yiyemiyor, konuşamıyordu. Fakat aslında şizofren olmadığı, ağır depresyon ve panik atak hastası olduğu epey uzun yıllar daha sonra, Marie artık hastaniçin çıkarken anlaşılacaktı.
Hastaniçin çıktı, devlet sayesinde geçinebilecekken onu bunu seçmedi. Üniversiteye girdi. Harvard’da master yaptı ve 58 yaşına geldiğinde hayatının 17 yılını geçirdiği hastaneye yönetici olarak atandı.
Hayatta zorluklarla karşılayan herkese umut verecek cinsten bir hayat hikayesi bu. Marie’nin ömrü 1986 yılında kitapla tıpkı isimle sinemaya de uyarlanmıştı.
Marie Balter bu kitapla sevginin, tutunmanın, içsel gücün ve iradenin yaşayan bir örneği olarak kendisi üzere şifa arayanların elinden tutan bir rehber oluyor.
Marie Balter’ın fotoğraflarına “Marie Rose Balter” biçiminde arama yapılarak ulaşılabilir.
Marie Balter
Marie Balter’in ortasındaki yürek, umut ve maneviyata olan bağlılığı, onun sadece akıl hastalığına karşı verdiği yirmi yıllık bir uğraştan kurtulmasına değil, bununla birlikte akıl sıhhati alanında seçkin bir meslek inşa etmesine de yol açtı. Marie, hayatları akıl hastalıklarından etkilenen beşerler için umut ve vizyon duygusu sağlamayı amaçlayan ve kâr hedefi gütmeyen bir toplum ruh sıhhati tedavisi, eğitim ve araştırma merkezi olan Balter Enstitüsü’nün lideridir. Marie yüksek lisans eğitimini Harvard Üniversitesi’nde tamamladı ve Salem Üniversitesi tarafınca kendisine fahri doktora unvanı verildi.
Richard Katz
hayatını çeşitli şifa çalışmalarını hürmetle desteklemeye adamış olan Richard Katz, lisans eğitimini Yale Üniversitesi’ni tamamladıktan daha sonra Harvard Üniversitesi Klinik Psikoloji Kısmında doktora yaptı. Yaklaşık yirmi yıl boyunca Harvard’da eğitmenlik yapan Katz, şu anda Saskatoon- Kanada’daki Saskatchewan Federal Üniversitesi’nde çalışıyor. Dünya çapında birfazlaca klâsik şifacıyla ve toplum sıhhati sisteminde çalıştı ve Boiling Energy (Kaynayan Enerji): Kalahari-Kung’da Toplum Sıhhati isimli kitabı Harvard Üniversitesi Yayınları tarafınca basıldı.
İngilizceden Çeviren Bilgesu Yaprak
1989 Eskişehir doğumlu. İstanbul Üniversitesinde Sanat Tarihi lisansını ve Pedagojik Formasyon eğitimini tamamladı. Bilhassa bayan haklarını bahis edindiği yazı ve çizimleri ile birfazlaca basılı yayın ve online platformda yer aldı. Hala Trakya Üniversitesi İngiliz Lisanı Eğitimi kısmında lisans eğitimi görüyor ve son senelerda mesleğine çeviri faaliyetleri ile devam ediyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
En tabandan hayata tutunmak!
Marie Balter’ın kıssası milyonlarca beşere ilham, güç ve cüret verecek çeşitten bir ömür hikayesi. Hayykitap tarafınca yayımlanan Hiç Kimsenin Çocuğu, neredeyse 20 yılını akıl hastanesinde geçiren, bu tüyler ürperten atmosferden kurulup Harvard üniversitesine kabul edilen Marie Balter’ın harika ve gerçek ömür hikayesini anlatıyor…
Milyonlarca beşere ilham olan, şizofreni teşhisinden Harvard’a uzanan meşakkatli lakin umut dolu bir öykü bu…
Marie Balter hayatının en hoş yirmi yılını bir akıl hastanesinde geçirdikten daha sonra art koğuşların tüyler ürperten atmosferinden kurtulmayı başardı ve Harvard Üniversitesi’nde lisansüstü eğitimine giden yolda ilerledi.
Marie Balter alkolik, yokluk ortasında bir annenin evlilik dışı çocuğu olarak dünyaya geldi. Ona verilen birinci isim Pat’ti.
Beş yaşına geldiğinde annesi onu bakım yurduna verdi. çabucak sonrasında İtalyan göçmeni bir çift tarafınca evlat edinilen kahramana Marie ismini de onlar verdi.
Marie’yi beslemek, ona armağanlar almak konusunda cömert davranan çift sevgi göstermekten acizdi. Sık sık onu meskenin mahzenine kapatıyor, şiddet gösteriyorlardı. Sokak lambaları yandıktan daha sonra meskene dönerse de onu konuta almıyorlardı.
Marie 17 yaşında birinci ruhsal sarsıntı atağını geçirdi. Ona evvel şizofreni teşhisi kondu. Yemek yiyemiyor, konuşamıyordu. Fakat aslında şizofren olmadığı, ağır depresyon ve panik atak hastası olduğu epey uzun yıllar daha sonra, Marie artık hastaniçin çıkarken anlaşılacaktı.
Hastaniçin çıktı, devlet sayesinde geçinebilecekken onu bunu seçmedi. Üniversiteye girdi. Harvard’da master yaptı ve 58 yaşına geldiğinde hayatının 17 yılını geçirdiği hastaneye yönetici olarak atandı.
Hayatta zorluklarla karşılayan herkese umut verecek cinsten bir hayat hikayesi bu. Marie’nin ömrü 1986 yılında kitapla tıpkı isimle sinemaya de uyarlanmıştı.
Marie Balter bu kitapla sevginin, tutunmanın, içsel gücün ve iradenin yaşayan bir örneği olarak kendisi üzere şifa arayanların elinden tutan bir rehber oluyor.
Marie Balter’ın fotoğraflarına “Marie Rose Balter” biçiminde arama yapılarak ulaşılabilir.
Marie Balter
Marie Balter’in ortasındaki yürek, umut ve maneviyata olan bağlılığı, onun sadece akıl hastalığına karşı verdiği yirmi yıllık bir uğraştan kurtulmasına değil, bununla birlikte akıl sıhhati alanında seçkin bir meslek inşa etmesine de yol açtı. Marie, hayatları akıl hastalıklarından etkilenen beşerler için umut ve vizyon duygusu sağlamayı amaçlayan ve kâr hedefi gütmeyen bir toplum ruh sıhhati tedavisi, eğitim ve araştırma merkezi olan Balter Enstitüsü’nün lideridir. Marie yüksek lisans eğitimini Harvard Üniversitesi’nde tamamladı ve Salem Üniversitesi tarafınca kendisine fahri doktora unvanı verildi.
Richard Katz
hayatını çeşitli şifa çalışmalarını hürmetle desteklemeye adamış olan Richard Katz, lisans eğitimini Yale Üniversitesi’ni tamamladıktan daha sonra Harvard Üniversitesi Klinik Psikoloji Kısmında doktora yaptı. Yaklaşık yirmi yıl boyunca Harvard’da eğitmenlik yapan Katz, şu anda Saskatoon- Kanada’daki Saskatchewan Federal Üniversitesi’nde çalışıyor. Dünya çapında birfazlaca klâsik şifacıyla ve toplum sıhhati sisteminde çalıştı ve Boiling Energy (Kaynayan Enerji): Kalahari-Kung’da Toplum Sıhhati isimli kitabı Harvard Üniversitesi Yayınları tarafınca basıldı.
İngilizceden Çeviren Bilgesu Yaprak
1989 Eskişehir doğumlu. İstanbul Üniversitesinde Sanat Tarihi lisansını ve Pedagojik Formasyon eğitimini tamamladı. Bilhassa bayan haklarını bahis edindiği yazı ve çizimleri ile birfazlaca basılı yayın ve online platformda yer aldı. Hala Trakya Üniversitesi İngiliz Lisanı Eğitimi kısmında lisans eğitimi görüyor ve son senelerda mesleğine çeviri faaliyetleri ile devam ediyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı