Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Selim Yıldırım, piezo rinoplastiye yönelik bilgi vererek avantajlarını anlattı.
Prof. Dr. Yıldırım, “Bu rinoplasti tekniğinde, klasik sistem uygulanan çekiç ve keskilerden kaçınılır. Bunun yerine burun kemiklerini bir daha şekillendirmek ve küçültmek için bir piezo kullanılır. Piezo, ultrasonik enerjiyi yumuşak dokuya ziyan vermeden kemiğe ileten özel bir alettir. Güç özel olarak kemiğe iletildiği için ikincil bir hasar oluşmaz, yani yumuşak doku şişmesi ve morlukları azalır. Piezo aygıtı, kemiği bir daha şekillendirmek için kullanılan heykel aletleri formunda şekillendirilmiş çeşitli ataşmanlarla bir arada gelir ve kullanılır. Bu, cerraha daha fazla hassasiyet sağlayan daha nazik bir tekniktir. Daha az şişlik ve morluk olur ve birtakım hastalar neredeyse hiç morluk olmadığını fark eder” sözlerini kullandı.
BU METODUN UYGULANDIĞI HASTALAR
Doç. Dr. Yıldırım, “Teknik bununla birlikte, eski moda tekniklerde epeyce yaygın olan rinoplasti sırasında dokuyu tahrip edici bir biçimde çıkarmaktan çok bir daha şekillendirme ideolojisi olan hami rinoplastinin çağdaş eğilimine de uygundur. Piezo kemiği kırmadan kemiği bir daha şekillendirmek için kullanılabildiği üzere burun köprüsünün korunması için de kullanılabilir. Bu ultrasonik aygıt burun kemiği şekillendirme için tasarlandı. Yalnızca burun kemiklerinde küçültme yahut ayarlama gerektiren hastalar için uygundur. Bu teknikte, kemik kemerin azaltılmasını, kemik asimetrilerinin yahut kemik düzensizliklerinin ayarlanmasını ve kemik orta çatının daraltılmasını içerebilir. Çoklukla dikiş ve greft teknikleri kullanılarak yapılan burun ucu ve kıkırdak düzeltmeleri için teknik uygun değildir. Piezo, sadece yüksek kemik yoğunluğu güç iletimine müsaade verdiği için kıkırdağı kesmez yahut bir daha şekillendirmez. Bu niçinle, sırf uç ameliyatına gereksiniminiz var ise, piezo uygun değildir” diye konuştu.
“AMELİYATTAN daha sonra ÇOK AZ AĞRI OLUR YAHUT HİÇ OLMAZ”
Yöntemin açık bir yaklaşımla yapılması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Yavuz Selim Yıldırım, “Kapalı yahut burun içi yaklaşımla kullanması daha sıkıntı olacaktır. Bunun sebebi, aletlerin gereğince uzun olmaması ve piezo kemik şekillendirme için kemiklerin direkt görülmesinin gerekli olmasıdır. tıpkı vakitte, rinoplasti için piezo kullanmanın avantajları, fark edilmeyen minimal bir kesi ile yapılması niçiniyle pek hayli cerrah tarafınca tercih sebebidir” dedi.
Yıldırım, şu biçimde konuştu:
“Ameliyattan daha sonra epey az ağrı olur yahut hiç olmaz. Ayrıyeten morarma neredeyse olmaz. Birinci düzgünleşme devrinde burun kemiklerini yerinde tutmak için olağan biçimde bir burun ateli gereklidir. Bu atel yaklaşık 1 hafta daha sonra çıkarılır. Splintin çıkarılması sırasında hastaların birden fazla şişliklerin minimal olduğunu yahut hiç olmadığını fark edecektir. Lakin, burun estetiği sırasında biroldukça farklı yapı değiştirildiğinden, tam güzelleşmeden daha sonra en son kararın görülmesinin yaklaşık bir yıl sürebileceği unutulmamalıdır. Ne yazık ki sonuncu sonuca giden süratli bir yol yoktur, lakin erken düzgünleşme devrinde ve elde edilen sonuçların kalitesinde yarar sağlayan tekniğin kullanılmasında katiyen avantajlar vardır. Piezo kullanarak yapılan rinoplasti riskleri rastgele bir genel rinoplasti ile aynıdır hatta daha azdır.”
Prof. Dr. Yıldırım, “Bu rinoplasti tekniğinde, klasik sistem uygulanan çekiç ve keskilerden kaçınılır. Bunun yerine burun kemiklerini bir daha şekillendirmek ve küçültmek için bir piezo kullanılır. Piezo, ultrasonik enerjiyi yumuşak dokuya ziyan vermeden kemiğe ileten özel bir alettir. Güç özel olarak kemiğe iletildiği için ikincil bir hasar oluşmaz, yani yumuşak doku şişmesi ve morlukları azalır. Piezo aygıtı, kemiği bir daha şekillendirmek için kullanılan heykel aletleri formunda şekillendirilmiş çeşitli ataşmanlarla bir arada gelir ve kullanılır. Bu, cerraha daha fazla hassasiyet sağlayan daha nazik bir tekniktir. Daha az şişlik ve morluk olur ve birtakım hastalar neredeyse hiç morluk olmadığını fark eder” sözlerini kullandı.
BU METODUN UYGULANDIĞI HASTALAR
Doç. Dr. Yıldırım, “Teknik bununla birlikte, eski moda tekniklerde epeyce yaygın olan rinoplasti sırasında dokuyu tahrip edici bir biçimde çıkarmaktan çok bir daha şekillendirme ideolojisi olan hami rinoplastinin çağdaş eğilimine de uygundur. Piezo kemiği kırmadan kemiği bir daha şekillendirmek için kullanılabildiği üzere burun köprüsünün korunması için de kullanılabilir. Bu ultrasonik aygıt burun kemiği şekillendirme için tasarlandı. Yalnızca burun kemiklerinde küçültme yahut ayarlama gerektiren hastalar için uygundur. Bu teknikte, kemik kemerin azaltılmasını, kemik asimetrilerinin yahut kemik düzensizliklerinin ayarlanmasını ve kemik orta çatının daraltılmasını içerebilir. Çoklukla dikiş ve greft teknikleri kullanılarak yapılan burun ucu ve kıkırdak düzeltmeleri için teknik uygun değildir. Piezo, sadece yüksek kemik yoğunluğu güç iletimine müsaade verdiği için kıkırdağı kesmez yahut bir daha şekillendirmez. Bu niçinle, sırf uç ameliyatına gereksiniminiz var ise, piezo uygun değildir” diye konuştu.
“AMELİYATTAN daha sonra ÇOK AZ AĞRI OLUR YAHUT HİÇ OLMAZ”
Yöntemin açık bir yaklaşımla yapılması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Yavuz Selim Yıldırım, “Kapalı yahut burun içi yaklaşımla kullanması daha sıkıntı olacaktır. Bunun sebebi, aletlerin gereğince uzun olmaması ve piezo kemik şekillendirme için kemiklerin direkt görülmesinin gerekli olmasıdır. tıpkı vakitte, rinoplasti için piezo kullanmanın avantajları, fark edilmeyen minimal bir kesi ile yapılması niçiniyle pek hayli cerrah tarafınca tercih sebebidir” dedi.
Yıldırım, şu biçimde konuştu:
“Ameliyattan daha sonra epey az ağrı olur yahut hiç olmaz. Ayrıyeten morarma neredeyse olmaz. Birinci düzgünleşme devrinde burun kemiklerini yerinde tutmak için olağan biçimde bir burun ateli gereklidir. Bu atel yaklaşık 1 hafta daha sonra çıkarılır. Splintin çıkarılması sırasında hastaların birden fazla şişliklerin minimal olduğunu yahut hiç olmadığını fark edecektir. Lakin, burun estetiği sırasında biroldukça farklı yapı değiştirildiğinden, tam güzelleşmeden daha sonra en son kararın görülmesinin yaklaşık bir yıl sürebileceği unutulmamalıdır. Ne yazık ki sonuncu sonuca giden süratli bir yol yoktur, lakin erken düzgünleşme devrinde ve elde edilen sonuçların kalitesinde yarar sağlayan tekniğin kullanılmasında katiyen avantajlar vardır. Piezo kullanarak yapılan rinoplasti riskleri rastgele bir genel rinoplasti ile aynıdır hatta daha azdır.”