Kıkırdak aşınmaları, diz protezi ile tedavi edilebiliyor
Eklemlerin en değerli yapısını oluşturan kıkırdakların kısmen ya da büsbütün soyulup bütünlüğünü kaybetmesi halinde eklemlerde oluşan ağrı kişinin hayat kalitesini düşürüyor. Yaşla bir arada kıkırdakların ortasındaki kolajen yapısının azaldığını belirten uzmanlar, vakit içinde bu kıkırdak kayıplarına halk içinde “kireçlenme” denilen diz ekleminde hareket kısıtlığının da eşlik ettiğini belirtiyor. Kişinin dizinde yaygın kıkırdak aşınması var ise bu şahıslara diz protezi ameliyatı yapıldığını belirten uzmanlar, ameliyatla olumlu sonuçların alındığını söylemiş oldu.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Ortopedi Uzmanı Dr. Numan Duman, diz ağrısı, kireçlenme, ait değerlendirmelerde bulundu.
Diz ağrısı niye oluşur?
Diz ekleminin bedenin yük taşıyan büyük eklemlerinden biri olduğunu tabir eden Dr. Numan Duman, “Bu eklemin hareket açıklığı fazla olduğu için yıpranmaya yatkındır. Eklemin en kıymetli yapısı kıkırdaklardır. Kıkırdaklar sağlamken eklemde ağrı hissetmeyiz. Kıkırdaklar kısmen ya da büsbütün soyulur, bütünlüğünü kaybederse hareketle bir arada eklemde ağrı oluşur.” dedi.
Yaşla birlikte kıkırdakların ortasındaki kolajen yapısının azaldığını kaydeden Dr. Numan Duman, “Bu duruma aktiviteyle oluşan kıkırdak faydalanmaları da eşlik eder. Kıkırdak kendi kendini onaramadığı için yaşlanmayla birlikte eklemdeki kıkırdak yoğunluğu doğal olarak azalacaktır. vakit içinde bu kıkırdak kayıplarına diz ekleminde hareket kısıtlığı da eşlik eder. Bu süreç halk içinde kireçlenme olarak bilinmektedir.” diye konuştu.
Bayanlarda ve kilolu şahıslarda görülme sıklığı artıyor
Kireçlenmenin kimi şahıslarda görülme sıklığının arttığına işaret edenDr. Numan Duman, “Bayan cinsiyet, kilolu bireyler, kas zayıflığı olanlar, dizden travma ya da faydalanma geçirenler, mesleksel olarak dizini hayli sık bükmek zorunda kalanlar, romatizmal hastalığı olanlar, menisküs, çapraz bağ faydalanması geçirenler, bacağında yapısal eğriliği olanlar, D vitamin eksikliği olanlarda görülme sıklığı artmıştır.” diye konuştu.
1-2 cm’lik yüzeysel kayıpları beden onarabiliyor
“Kıkırdak kaybının tedavisinde en değerli etken kıkırdak kaybının eklem ortasındaki genişliğidir” diyen Dr. Numan Duman, “1-2 cm’lik kıkırdak kayıpları yüzeyselse beden bu kıkırdak kayıplarını onarabilmektedir. Derin yerleşimli ve 2 cm’den büyük kıkırdak faydalanmaları resen iyileşememektedir. 1-2 cm’lik derin kıkırdak kayıplarına kapalı ameliyat ile mikrokırık uygulaması yapılarak uygunlaşması sağlanabilir. 2-4 cm’lik kıkırdak kayıplarında kişi şayet obez yapılı değil ve genç ise kıkırdak nakli (mozaikplasti) yapılarak biyolojik güzelleşme sağlanır. Son vakit içinderda kadavradan da kıkırdak nakli yapılabilmektedir.” diye konuştu.
Kıkırdak kaybı yaygınsa diz protez ameliyatı yapılıyor
Dr. Numan Duman, şayet kişinin dizinde yaygın kıkırdak aşınması var ise bu şahıslara diz protezi ameliyatı yapıldığını belirterek “Bacağın eğriliği de bu ameliyat ile düzeltilebilir. Aşınmış ve soyulmuş kıkırdaklar eklemden temizlenerek yerine kişinin kemik boyutuna en uygun biçimde metal eklem protezi ameliyatı uygulanır.” dedi.
Protez ameliyatından 3-4 gün daha sonra ayağa kalkılıyor
Protez ameliyatı daha sonrası birinci gün hastaya yatak içerisinde ayak bileği ve bacak antrenmanı uygulandığını kaydeden Dr. Numan Duman, “Ameliyat daha sonrası oluşan ağrıları için ilaç uygulanarak birinci gece atlatılır. Ameliyat daha sonrası birinci gün pansuman yapılıp dren çıkarılır denetim röntgen sineması çekilerek daha sonrasında hasta yürütülür. Diz bükme aygıtı olarak bilinen CPM aygıtı takılarak diz eklemine hareket verilir. Takip eden günlerde hasta dizindeki ağrının azaldığını ve dizini kendisinin büküp açabildiğini nazarancektir. Hasta ameliyattan daha sonra üç ya da dördüncü gün yürüyerek hastaniçin ayrılır.” dedi.
Meskende protez ameliyatı daha sonrası nelere dikkat edilmelidir?
Hastanın konuta çıkınca 2-3 günde bir dizine pansuman yaptırdığını kaydeden Dr. Numan Duman, “Önerilen antibiyotik, ağrı kesici, mide esirgeyici ve pıhtı oluşumunu önleyici ilaçlarını kullanır. Bacak güçlendirme ve dizi bükme antrenmanları ile bacağını kuvvetlendirerek tam hareket açıklığını kazanır. Bu hastaların alaturka tuvalet kullanımını ve yere oturmasını önermiyoruz.” dedi.
Diz protezi 20 yıl kullanılabiliyor
Ameliyat daha sonrası bacakta pıhtı oluşumunun, erken periyot komplikasyon olarak bilindiğini tabir eden Dr. Numan Duman, kelamlarını şu biçimde tamamladı:
“Bu durumu önlemek için kan sulandırıcı ilaçlar ve pıhtı önleyici çoraplar kullanıyoruz. Hastanın yaptığı idman ve yürüyüşlerin de pıhtı oluşmasını önleyici tesiri vardır, bol hareket yapmalarını öneriyoruz. Protez ameliyatı daha sonrası enfeksiyon gelişmesi ikinci değerli risktir. Bu durumu önlemek için bedende meydana gelen en sıradan enfeksiyon bile süratlice tedavi edilmelidir. Dizde ısı artışı, şişlik, kızarıklık, ağrı üzere enfeksiyon bulguları oluşursa vakit kaybetmeden hekimine başvurmalıdır. Vakit ortasında protezin kemik tutulumunda gevşemeler olabilir bu genç ve etkin hastalarda daha erken olmakla birlikte artık günümüzde diz protezinin sağ kalımı 20 yıla yaklaşmıştır.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Eklemlerin en değerli yapısını oluşturan kıkırdakların kısmen ya da büsbütün soyulup bütünlüğünü kaybetmesi halinde eklemlerde oluşan ağrı kişinin hayat kalitesini düşürüyor. Yaşla bir arada kıkırdakların ortasındaki kolajen yapısının azaldığını belirten uzmanlar, vakit içinde bu kıkırdak kayıplarına halk içinde “kireçlenme” denilen diz ekleminde hareket kısıtlığının da eşlik ettiğini belirtiyor. Kişinin dizinde yaygın kıkırdak aşınması var ise bu şahıslara diz protezi ameliyatı yapıldığını belirten uzmanlar, ameliyatla olumlu sonuçların alındığını söylemiş oldu.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Ortopedi Uzmanı Dr. Numan Duman, diz ağrısı, kireçlenme, ait değerlendirmelerde bulundu.
Diz ağrısı niye oluşur?
Diz ekleminin bedenin yük taşıyan büyük eklemlerinden biri olduğunu tabir eden Dr. Numan Duman, “Bu eklemin hareket açıklığı fazla olduğu için yıpranmaya yatkındır. Eklemin en kıymetli yapısı kıkırdaklardır. Kıkırdaklar sağlamken eklemde ağrı hissetmeyiz. Kıkırdaklar kısmen ya da büsbütün soyulur, bütünlüğünü kaybederse hareketle bir arada eklemde ağrı oluşur.” dedi.
Yaşla birlikte kıkırdakların ortasındaki kolajen yapısının azaldığını kaydeden Dr. Numan Duman, “Bu duruma aktiviteyle oluşan kıkırdak faydalanmaları da eşlik eder. Kıkırdak kendi kendini onaramadığı için yaşlanmayla birlikte eklemdeki kıkırdak yoğunluğu doğal olarak azalacaktır. vakit içinde bu kıkırdak kayıplarına diz ekleminde hareket kısıtlığı da eşlik eder. Bu süreç halk içinde kireçlenme olarak bilinmektedir.” diye konuştu.
Bayanlarda ve kilolu şahıslarda görülme sıklığı artıyor
Kireçlenmenin kimi şahıslarda görülme sıklığının arttığına işaret edenDr. Numan Duman, “Bayan cinsiyet, kilolu bireyler, kas zayıflığı olanlar, dizden travma ya da faydalanma geçirenler, mesleksel olarak dizini hayli sık bükmek zorunda kalanlar, romatizmal hastalığı olanlar, menisküs, çapraz bağ faydalanması geçirenler, bacağında yapısal eğriliği olanlar, D vitamin eksikliği olanlarda görülme sıklığı artmıştır.” diye konuştu.
1-2 cm’lik yüzeysel kayıpları beden onarabiliyor
“Kıkırdak kaybının tedavisinde en değerli etken kıkırdak kaybının eklem ortasındaki genişliğidir” diyen Dr. Numan Duman, “1-2 cm’lik kıkırdak kayıpları yüzeyselse beden bu kıkırdak kayıplarını onarabilmektedir. Derin yerleşimli ve 2 cm’den büyük kıkırdak faydalanmaları resen iyileşememektedir. 1-2 cm’lik derin kıkırdak kayıplarına kapalı ameliyat ile mikrokırık uygulaması yapılarak uygunlaşması sağlanabilir. 2-4 cm’lik kıkırdak kayıplarında kişi şayet obez yapılı değil ve genç ise kıkırdak nakli (mozaikplasti) yapılarak biyolojik güzelleşme sağlanır. Son vakit içinderda kadavradan da kıkırdak nakli yapılabilmektedir.” diye konuştu.
Kıkırdak kaybı yaygınsa diz protez ameliyatı yapılıyor
Dr. Numan Duman, şayet kişinin dizinde yaygın kıkırdak aşınması var ise bu şahıslara diz protezi ameliyatı yapıldığını belirterek “Bacağın eğriliği de bu ameliyat ile düzeltilebilir. Aşınmış ve soyulmuş kıkırdaklar eklemden temizlenerek yerine kişinin kemik boyutuna en uygun biçimde metal eklem protezi ameliyatı uygulanır.” dedi.
Protez ameliyatından 3-4 gün daha sonra ayağa kalkılıyor
Protez ameliyatı daha sonrası birinci gün hastaya yatak içerisinde ayak bileği ve bacak antrenmanı uygulandığını kaydeden Dr. Numan Duman, “Ameliyat daha sonrası oluşan ağrıları için ilaç uygulanarak birinci gece atlatılır. Ameliyat daha sonrası birinci gün pansuman yapılıp dren çıkarılır denetim röntgen sineması çekilerek daha sonrasında hasta yürütülür. Diz bükme aygıtı olarak bilinen CPM aygıtı takılarak diz eklemine hareket verilir. Takip eden günlerde hasta dizindeki ağrının azaldığını ve dizini kendisinin büküp açabildiğini nazarancektir. Hasta ameliyattan daha sonra üç ya da dördüncü gün yürüyerek hastaniçin ayrılır.” dedi.
Meskende protez ameliyatı daha sonrası nelere dikkat edilmelidir?
Hastanın konuta çıkınca 2-3 günde bir dizine pansuman yaptırdığını kaydeden Dr. Numan Duman, “Önerilen antibiyotik, ağrı kesici, mide esirgeyici ve pıhtı oluşumunu önleyici ilaçlarını kullanır. Bacak güçlendirme ve dizi bükme antrenmanları ile bacağını kuvvetlendirerek tam hareket açıklığını kazanır. Bu hastaların alaturka tuvalet kullanımını ve yere oturmasını önermiyoruz.” dedi.
Diz protezi 20 yıl kullanılabiliyor
Ameliyat daha sonrası bacakta pıhtı oluşumunun, erken periyot komplikasyon olarak bilindiğini tabir eden Dr. Numan Duman, kelamlarını şu biçimde tamamladı:
“Bu durumu önlemek için kan sulandırıcı ilaçlar ve pıhtı önleyici çoraplar kullanıyoruz. Hastanın yaptığı idman ve yürüyüşlerin de pıhtı oluşmasını önleyici tesiri vardır, bol hareket yapmalarını öneriyoruz. Protez ameliyatı daha sonrası enfeksiyon gelişmesi ikinci değerli risktir. Bu durumu önlemek için bedende meydana gelen en sıradan enfeksiyon bile süratlice tedavi edilmelidir. Dizde ısı artışı, şişlik, kızarıklık, ağrı üzere enfeksiyon bulguları oluşursa vakit kaybetmeden hekimine başvurmalıdır. Vakit ortasında protezin kemik tutulumunda gevşemeler olabilir bu genç ve etkin hastalarda daha erken olmakla birlikte artık günümüzde diz protezinin sağ kalımı 20 yıla yaklaşmıştır.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı