Öğretmen Akademisi Vakfı, her ay gerçekleştirdiği ÖRAV Sohbetleriyle; bilgi ve tecrübeleri, sıradışı meslekleri ve hayatlarıyla, ilham veren konukları öğretmenlerle bir ortaya getirmeye devam ediyor. ÖRAV’ın Youtube kanalından her insanın erişimine açık olarak yayınlanan sohbet serisinin bu ayki konuğu, toplumsal medyada @akademisyenanne ismiyle tanınan, çocuk edebiyatı, çocuk ve oyun, bebeklik ve okul öncesi periyottaki olağan ve özel ihtiyaçlı çocukların gelişimleri mevzularında araştırmalar yürüten Doç. Dr. Saniye Bencik Kangal oldu.
‘Amacım çocukların anlaşılmasına yardımcı olmak, hor görülmelerinin, onlara berbat kelam söylenmesinin önüne geçmek’’
‘’
Kitaplarımı yazarken ve toplumsal medya paylaşımlarımı yaparken maddi bir maksadım hiç bir vakit olmadı. Tek gayem yazdıklarımın insanlara ulaşması ve okunmasıydı. Hala da o denli. Birileri çocukları anlasın, cezalandırmasın, berbat kelam söylemesin, hor görmesin… Bence bir influencer olmak için en değerli şey kendini göstermekten fazla, yarar sağlamak. Bir gereksinimden yola çıkmak, bir açığı kapatmak…”
‘’Anne, baba ve öğretmen içinde açık irtibat olmalı’’
‘’
Çocuğa yarar sağlayabilmek için annenin, babanın ve öğretmenlerin iş birliği ortasında olması kaide. Bunun yolu da açık irtibattan geçiyor. Maalesef günümüzde açık irtibat dijital irtibata döndü. Çoklukla Whatsapp kümelerinde veliler öğretmen hakkında konuşuyor ve bir kişi kesinlikle bunu öğretmene iletiyor. daha sonrasında öğretmen velilere öfke duyuyor ve bu durum öğretmenin performansına olumsuz yansıyor. Bu sebeple öğretmenle konuşulması gereken bir sorun yahut istek var ise, açık bağlantı yoluyla konuşmalıyız. olağan olarak öğretmenlerin de her veliye eşit yaklaşarak, hiç bir veliyi ve çocuğu ön plana çıkarmaması gerekiyor. Bir sorun olmasını beklemeden, sistemli olarak velilerle görüşmeler yapmak da çok önemli”.
‘’Duygularını düzenlemeyi öğrenemeyen çocuklar biroldukca sorunu yetişkinlik periyodunda yaşıyor’’
‘’
Toplumsal ve duygusal gelişimde kıymetli olan birtakım etaplar var. Hisleri tanımak, anlamak, kabul etmek, düzgün bir biçimde tabir etmek ve o hisle yaşamak. Bu marifetlerin gelişmesi gerekiyor. hiç bir duyguyu berbat olarak tanımlamadan, çocukların hislerini yansıtmalarına müsaade vermeliyiz. Çocukların hislerini tabir etmeyle ilgili bir sorunu var ise, aileyle görüşerek iş birliği yapmalıyız. Son devirlerde his düzenleme maharetleriyle ilgili fazlaca hoş müdahale programları, doktora tezleri hazırlandı. Bunların hepsi YÖK’ün sisteminde mevcut. Bu sayede öğretmenler yazarlarla da irtibata geçebilir. Hislerini düzenlemeyi öğrenemeyen çocuklar biroldukça sorunu yetişkinlik devrinde yaşıyor. Öfkelendiğimizde bardağı duvara fırlatmak yahut kızdığımızda küfretmek hislerimizi düzenleme becerilerimizin gelişmediği manasına geliyor. Bunların temeli ise bebeklik ve erken çocukluk periyodunda atılabilir.”
‘’Çocuklarla yaptığımız etkinliklerde hedef sırf vakit geçirmek yahut oyun oynatmak değil, onların gelişimlerini desteklemek’’
‘’
Yaptığımız işi sevmemiz ve sevdiğimiz işin araştırmacısı olmamız gerekiyor zira bilgiler, çocuklar, çevresel şartlar daima değişiyor. Kimler neler yapmış, ben neler yapabilirim, bunu öğrenmeliyiz. kimi vakit mesleksel körlük yaşıyoruz. ‘Çocuklardan ne bekliyoruz, sınıfımızdaki çocuklar gelişimsel olarak hangi basamakta, onları bir üst düzeye taşımak için ne yapmalıyız, yaptığımız etkinlikler çocukta hangi alanın gelişmenini destekliyor?’ üzere soruların karşılığını vermemiz gerekiyor. Yaptığımız etkinliklerde emel sadece vakit geçirmek yahut oyun oynatmak değil. Ben öğretmensem, gelişmenin hangi alanını desteklemek için bunu yaptığımı bilmem hayli kıymetli.’’
Doç. Dr. Saniye Bencik Kangal’ın öğretmenlere
çocukların sosyal-duygusal gelişmenini desteklemek ve velilerle olan iş birliklerini güçlendirmek için tavsiyelerde bulunduğu keyifli sohbet ÖRAV’ın Youtube kanalı üzerinden izlenebilir!
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
‘Amacım çocukların anlaşılmasına yardımcı olmak, hor görülmelerinin, onlara berbat kelam söylenmesinin önüne geçmek’’
‘’
Kitaplarımı yazarken ve toplumsal medya paylaşımlarımı yaparken maddi bir maksadım hiç bir vakit olmadı. Tek gayem yazdıklarımın insanlara ulaşması ve okunmasıydı. Hala da o denli. Birileri çocukları anlasın, cezalandırmasın, berbat kelam söylemesin, hor görmesin… Bence bir influencer olmak için en değerli şey kendini göstermekten fazla, yarar sağlamak. Bir gereksinimden yola çıkmak, bir açığı kapatmak…”
‘’Anne, baba ve öğretmen içinde açık irtibat olmalı’’
‘’
Çocuğa yarar sağlayabilmek için annenin, babanın ve öğretmenlerin iş birliği ortasında olması kaide. Bunun yolu da açık irtibattan geçiyor. Maalesef günümüzde açık irtibat dijital irtibata döndü. Çoklukla Whatsapp kümelerinde veliler öğretmen hakkında konuşuyor ve bir kişi kesinlikle bunu öğretmene iletiyor. daha sonrasında öğretmen velilere öfke duyuyor ve bu durum öğretmenin performansına olumsuz yansıyor. Bu sebeple öğretmenle konuşulması gereken bir sorun yahut istek var ise, açık bağlantı yoluyla konuşmalıyız. olağan olarak öğretmenlerin de her veliye eşit yaklaşarak, hiç bir veliyi ve çocuğu ön plana çıkarmaması gerekiyor. Bir sorun olmasını beklemeden, sistemli olarak velilerle görüşmeler yapmak da çok önemli”.
‘’Duygularını düzenlemeyi öğrenemeyen çocuklar biroldukca sorunu yetişkinlik periyodunda yaşıyor’’
‘’
Toplumsal ve duygusal gelişimde kıymetli olan birtakım etaplar var. Hisleri tanımak, anlamak, kabul etmek, düzgün bir biçimde tabir etmek ve o hisle yaşamak. Bu marifetlerin gelişmesi gerekiyor. hiç bir duyguyu berbat olarak tanımlamadan, çocukların hislerini yansıtmalarına müsaade vermeliyiz. Çocukların hislerini tabir etmeyle ilgili bir sorunu var ise, aileyle görüşerek iş birliği yapmalıyız. Son devirlerde his düzenleme maharetleriyle ilgili fazlaca hoş müdahale programları, doktora tezleri hazırlandı. Bunların hepsi YÖK’ün sisteminde mevcut. Bu sayede öğretmenler yazarlarla da irtibata geçebilir. Hislerini düzenlemeyi öğrenemeyen çocuklar biroldukça sorunu yetişkinlik devrinde yaşıyor. Öfkelendiğimizde bardağı duvara fırlatmak yahut kızdığımızda küfretmek hislerimizi düzenleme becerilerimizin gelişmediği manasına geliyor. Bunların temeli ise bebeklik ve erken çocukluk periyodunda atılabilir.”
‘’Çocuklarla yaptığımız etkinliklerde hedef sırf vakit geçirmek yahut oyun oynatmak değil, onların gelişimlerini desteklemek’’
‘’
Yaptığımız işi sevmemiz ve sevdiğimiz işin araştırmacısı olmamız gerekiyor zira bilgiler, çocuklar, çevresel şartlar daima değişiyor. Kimler neler yapmış, ben neler yapabilirim, bunu öğrenmeliyiz. kimi vakit mesleksel körlük yaşıyoruz. ‘Çocuklardan ne bekliyoruz, sınıfımızdaki çocuklar gelişimsel olarak hangi basamakta, onları bir üst düzeye taşımak için ne yapmalıyız, yaptığımız etkinlikler çocukta hangi alanın gelişmenini destekliyor?’ üzere soruların karşılığını vermemiz gerekiyor. Yaptığımız etkinliklerde emel sadece vakit geçirmek yahut oyun oynatmak değil. Ben öğretmensem, gelişmenin hangi alanını desteklemek için bunu yaptığımı bilmem hayli kıymetli.’’
Doç. Dr. Saniye Bencik Kangal’ın öğretmenlere
çocukların sosyal-duygusal gelişmenini desteklemek ve velilerle olan iş birliklerini güçlendirmek için tavsiyelerde bulunduğu keyifli sohbet ÖRAV’ın Youtube kanalı üzerinden izlenebilir!
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı