Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı Türkiye’de birinci defa 2002-2003 yılında görülen olaylardan daha sonra tanındı. Öncelikle Tokat ve Kelkit Vadisi alanında görülen olaylardan daha sonra KKKA hastalığı hala varlığını koruyarak her yıl biroldukca insanı etkiliyor. KKKA bilhassa Orta Anadolu ve Doğu Karadeniz’in Orta Anadolu’ya komşu vilayetleri başta olmak üzere bilhassa Kelkit Vadisi alanında her yıl birfazlaca olay görülüyor. Hastalığa Erzincan’ın merkezinde ve ilçelerinin kırsal kısımlarında de yaygın olarak rastlanırken, bu yıl da bir daha Tokat’ta yılın birinci hadisesi görüldü. Uzmanlar tarafınca önümüzde ki günlerde KKKA hadiselerinin artarak devam edeceği öngörülüyor.
Öte yandan, 2011 – 2019 yılları içinde Erzincan’da her yıl ortalama 30 ile 40 hastaya teşhis konularak tedavisi yapılırken, Covid-19 pandemisinin yaşandığı son 2 yılda bu sayı fazlaca artarak yıllık kesin teşhis alan hadise sayısı 100’lü sayılara ulaştı. Hastane bilgilerine bakıldığında son 2 yılda yaklaşık olarak toplam 200 olay görüldüğü tespit edilirken bu oranının bu sene ortasında geçerli olacağı iddia ediliyor. Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde nazaranv yapan Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Kısmı Lideri Doç. Dr. Faruk Karakeçili bu duruma Covid-19 salgını niçiniyle insanların kent merkezlerinden uzaklaşarak kırsal alanlara yerleşme eğilimi göstermeleri, son senelerda kenelerle çabada kullanılan ilaçlamaların kâfi gelmemiş olmasını, kış mevsiminin her zamankinden daha sulak geçmiş olmasını sebep olduğunu savunuyor.
Doç. Dr. Faruk Karakeçili, havaların ısınmasıyla bir arada önümüzdeki süreçte de geçen yıl olduğu üzere olay sayılarında artış olacağını belirterek, “Malumunuz mevsim itibariyle sıcak yaz aylarına gerçek girerken, bahar aylarında hadise görmeyi bekliyoruz. Açıkçası Kırım Kongo Kanamalı Ateşi her yıl bölgemizde gördüğümüz bir hastalık. Hala varlığını önemli manada gösteriyor. Biz olağanda son 10 yıldır, 2019’da ki pandemi periyoduna kadar, 30 – 40 civarında hadise görüyorduk. Fakat son 2 yılda bu sayıda önemli bir artış tespit ettik. Yani yılda 30 – 40 hadise görürken, son 2 yıl 100 civarında hadise gördük ve biraz daha ağır seyretti olaylar. Bir başka kıymetli nokta Erzurum, Sivas üzere olayların ağır olarak görüldüğü etraf vilayetlerle de görüştüğümüz vakit oralarda da emsal durum kelam konusuydu. Bunun alışılmış bizce biroldukca sebebi vardı. En başta toplumsal niçinler geliyordu.
– Covid-19 pandemisi ile birlikte kısıtlamaların artması, sokağa çıkma yasakları vs. derken insanların kırsal bölgeye bir eğilim göstermesi, oralara gidişini daha epeyce arttırdığını fark ettik. bir daha bu kene ile gayrette pandemiyle uğraş ile uğraşırken biraz ikinci planda kaldı. Kırsal alanlarda ilaçlamaların vs. biraz daha eksik olduğunu biliyoruz. Artık bu yıl bir daha mevsim prestiji ile nisan ortalarını geçtik.
– Bu sene epeyce yağışlı ve biraz da soğuk geçti. çabucak hemen vilayetimizde kesin olay görmedik lakin havaların ısınmasıyla bir arada muhtemelen hadiseler gelmeye başlayacaktır ve Ekim – Kasım ayına kadar da sürecektir. En büyük olay yoğunluğunu Mayıs ayından itibaren görüyoruz ve Haziran – Temmuz aylarında pik yapıyor her yıl olduğu üzere. Bu açıdan da kırsal bölgede bulunan vatandaşlarımıza da bilhassa ihtarlarda bulunmak istiyorum. Hastalık Covid-19 ile de benzeri bulgularla seyrediyor. Ateş, kas ağrısı, halsizlik vs. üzere bulgularla gelip kanamayla seyredebiliyor ki, önemli ölümlere sebep olabiliyor. Bu açıdan da kırsal bölgede bulunan vatandaşlarımızın hastalıklara karşı uyanık olması, şikâyetleri başladığı vakit, bu üslupta bulgular görüldüğü vakit çabucak sıhhat kuruluşlarına başvurmaları gerekiyor ki, teşhis konan hastalar da erken müdahale ve tedavi ile biz gerekli takviye ve bakımı verebilelim” dedi.
KEniçin KORUNMAK İÇİN YAPILMASI GEREKENLER
Doç. Dr. Faruk Karakeçili vatandaşlara alabilecekleri önlemler konusunda da ikazda bulunarak, “Kırsal bölgeye giden yahut piknik yapmaya gidenlerde neler yapılabilir? Hepimizin bildiği üzere keneler yerde diyoruz. Uçmuyor ve ağaç üzerlerinden vs. üzerimize düşmezler. örneğin en sıradan ve en tesirli formüllerden biri, pantolan paçalarının çorap içine sokulması, açık renk kıyafet giyinilmesi, sandalet yerine kapalı ayakkabı giyinilmesi, şayet kırsal bölgeye biz gidiyorsak böcek kovucu ilaçları pantolon paçalarına yahut ayaklarımıza sıkılması üzere epeyce sıradan tedbirler alınabilir. Bir başka kıymetli nokta da kırsal kısımdan dönüşte kesinlikle üzerimizi denetim edeceğiz. Kene yapışır ancak biz fark etmeyebiliriz. Şayet var ise bizim bulmamız gerekmektedir” diye konuştu.
Öte yandan, 2011 – 2019 yılları içinde Erzincan’da her yıl ortalama 30 ile 40 hastaya teşhis konularak tedavisi yapılırken, Covid-19 pandemisinin yaşandığı son 2 yılda bu sayı fazlaca artarak yıllık kesin teşhis alan hadise sayısı 100’lü sayılara ulaştı. Hastane bilgilerine bakıldığında son 2 yılda yaklaşık olarak toplam 200 olay görüldüğü tespit edilirken bu oranının bu sene ortasında geçerli olacağı iddia ediliyor. Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde nazaranv yapan Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Kısmı Lideri Doç. Dr. Faruk Karakeçili bu duruma Covid-19 salgını niçiniyle insanların kent merkezlerinden uzaklaşarak kırsal alanlara yerleşme eğilimi göstermeleri, son senelerda kenelerle çabada kullanılan ilaçlamaların kâfi gelmemiş olmasını, kış mevsiminin her zamankinden daha sulak geçmiş olmasını sebep olduğunu savunuyor.
Doç. Dr. Faruk Karakeçili, havaların ısınmasıyla bir arada önümüzdeki süreçte de geçen yıl olduğu üzere olay sayılarında artış olacağını belirterek, “Malumunuz mevsim itibariyle sıcak yaz aylarına gerçek girerken, bahar aylarında hadise görmeyi bekliyoruz. Açıkçası Kırım Kongo Kanamalı Ateşi her yıl bölgemizde gördüğümüz bir hastalık. Hala varlığını önemli manada gösteriyor. Biz olağanda son 10 yıldır, 2019’da ki pandemi periyoduna kadar, 30 – 40 civarında hadise görüyorduk. Fakat son 2 yılda bu sayıda önemli bir artış tespit ettik. Yani yılda 30 – 40 hadise görürken, son 2 yıl 100 civarında hadise gördük ve biraz daha ağır seyretti olaylar. Bir başka kıymetli nokta Erzurum, Sivas üzere olayların ağır olarak görüldüğü etraf vilayetlerle de görüştüğümüz vakit oralarda da emsal durum kelam konusuydu. Bunun alışılmış bizce biroldukca sebebi vardı. En başta toplumsal niçinler geliyordu.
– Covid-19 pandemisi ile birlikte kısıtlamaların artması, sokağa çıkma yasakları vs. derken insanların kırsal bölgeye bir eğilim göstermesi, oralara gidişini daha epeyce arttırdığını fark ettik. bir daha bu kene ile gayrette pandemiyle uğraş ile uğraşırken biraz ikinci planda kaldı. Kırsal alanlarda ilaçlamaların vs. biraz daha eksik olduğunu biliyoruz. Artık bu yıl bir daha mevsim prestiji ile nisan ortalarını geçtik.
– Bu sene epeyce yağışlı ve biraz da soğuk geçti. çabucak hemen vilayetimizde kesin olay görmedik lakin havaların ısınmasıyla bir arada muhtemelen hadiseler gelmeye başlayacaktır ve Ekim – Kasım ayına kadar da sürecektir. En büyük olay yoğunluğunu Mayıs ayından itibaren görüyoruz ve Haziran – Temmuz aylarında pik yapıyor her yıl olduğu üzere. Bu açıdan da kırsal bölgede bulunan vatandaşlarımıza da bilhassa ihtarlarda bulunmak istiyorum. Hastalık Covid-19 ile de benzeri bulgularla seyrediyor. Ateş, kas ağrısı, halsizlik vs. üzere bulgularla gelip kanamayla seyredebiliyor ki, önemli ölümlere sebep olabiliyor. Bu açıdan da kırsal bölgede bulunan vatandaşlarımızın hastalıklara karşı uyanık olması, şikâyetleri başladığı vakit, bu üslupta bulgular görüldüğü vakit çabucak sıhhat kuruluşlarına başvurmaları gerekiyor ki, teşhis konan hastalar da erken müdahale ve tedavi ile biz gerekli takviye ve bakımı verebilelim” dedi.
KEniçin KORUNMAK İÇİN YAPILMASI GEREKENLER
Doç. Dr. Faruk Karakeçili vatandaşlara alabilecekleri önlemler konusunda da ikazda bulunarak, “Kırsal bölgeye giden yahut piknik yapmaya gidenlerde neler yapılabilir? Hepimizin bildiği üzere keneler yerde diyoruz. Uçmuyor ve ağaç üzerlerinden vs. üzerimize düşmezler. örneğin en sıradan ve en tesirli formüllerden biri, pantolan paçalarının çorap içine sokulması, açık renk kıyafet giyinilmesi, sandalet yerine kapalı ayakkabı giyinilmesi, şayet kırsal bölgeye biz gidiyorsak böcek kovucu ilaçları pantolon paçalarına yahut ayaklarımıza sıkılması üzere epeyce sıradan tedbirler alınabilir. Bir başka kıymetli nokta da kırsal kısımdan dönüşte kesinlikle üzerimizi denetim edeceğiz. Kene yapışır ancak biz fark etmeyebiliriz. Şayet var ise bizim bulmamız gerekmektedir” diye konuştu.