semaver
New member
Fenerbahçe, Üstün Lig’in 27. haftasında deplasmanda Kasımpaşa’yı mağlup ederek kıymetli bir çabayı geride bıraktı. Fenerbahçe’ye galibiyeti getiren golü ise müsabakanın uzatma dakikalarında Macar futbolcu Attila Szalai kaydetti.
Spor yorumcuları, çabanın akabinde müsabakayı kıymetlendirdi.
UĞUR MELEKE: Fenerbahçe’nin bir stratejik devamlılığı yok, net bir oyun tarifleri kelam konusu değil. Lakin güzel oyuncuları var muhakkak. Dün birinci bir saatte alanda kalan Arda Güler, bir daha sınırları birbirine bağlama konusunda ustaydı. İsmail Kartal onu oyundan çıkararak korumak yerine keşke perşembe akşamı Sosa’yı, dün de İrfan’ı korusaydı diye düşünmeden edemiyor insan! Arda’nın yanı sıra dün alışık olmadığı bir rolde oynamasına karşın Szalai, merkezdeki dinamizmiyle Crespo, kritik anlarda kritik kurtarışlarıyla Altay ön plana çıktılar bir daha. Fenerbahçe de uygun oyunuyla değil, yeterli oyuncularıyla kazanabildi esasen bu maçı da. (Hürriyet)
REHA KAPSAL: Fenerbahçe; evvel Türkiye Kupası’ndan akabinde Konferans Ligi’nden elendikten daha sonra elindeki tek maksadı olan Muhteşem Lig ikinciliğini elde edebilmesi açasından Kasımpaşa maçı epey kıymetliydi. Sarı-lacivertliler oyun başında golü de erken bulmalarına karşın; saha ortasındaki oyun dengesizlikleri, hem hamle hem savunmada yalnız tertip değil oyuncuların pozisyonları, nerede durdukları, yerleşimleri bile baştan sona kadar yanlıştı. Hakikaten Kasımpaşa üzere ligi kalmaya çabalayan bir ekibin, dönem başından beri birinci devre en çok şut attığı maç olması; F.Bahçe’nin durumunu en âlâ anlatan istatistik olarak dikkat çekti. F.Bahçe orta alanında tempoyu yükseltip düşürecek oyuncu profili olmadığı üzere, hamlede topu tutacak, grubu yerleştirecek ve o beceriyi de gösterecek oyuncular yok. Berisha ve Rossi başta olmak üzere, İrfan Can üzere gamsız bir oyuncu da olunca; oyunun birden fazla kısmı F.Bahçe için adeta tenis maçına döndü. Sahanın yıldızı emsalsiz kaleci Altay’dı. Gösterdiği performansla onu eleştirenlere en işi biçimde karşılık verdi. Oyunu erteleyip skoru alan F.Bahçe açısından kazanılan üç puandan fazlaca daha kıymetlisi, ligdeki ikincilik amacının net biçimde belirlenmesi oldu. (Fotomaç)
ERCAN İNANÇ: Asla gerçeği üzere olmasa da.. Asla tokluk duygusu yaratmasa da… hafifçeçe silkinmesi, alana biraz akıl koyması, futbolcuların biraz özverisi bile yetiyor alandaki ekibin “Fenerbahçe hissi” vermesi, bıkkın milyonların tek gözünü aralaması için. Güzel oynamadan, her şeyden biraz yapıp hiç birini tam yapmadan kotarılan ve Kasımpaşa ile noktalanan üç maçlık seriye bile razı Fenerbahçeli. Öteki ne yapabilir ki? 90 dakika tamamlandığında Szalai’nin golü ile kazandı Fenerbahçe. Lakin Kasımpaşa “biz oynadık onlar kazandı” dese yeridir. (Milliyet)
LİDER İHTİMAM: Başakşehir kaybetmiş, Konyaspor kaybetmiş, Beşiktaş kazanmış olsa da Fenerbahçe kazansa üstünde olacaktı. Son 11 haftaya girerken kıymetli bir avantaj. Fikstür de başkalarına nazaran Fenerbahçe’ye bakıyor üzere. Fenerbahçe epey hoş bir golle 6. dakikada öne geçti. Bu dakikada 1-0 oyunu başladı. Fenerbahçe, 6. dakikadan daha sonra orta alanda baskı yaptı. Önde basmadı, stoperlere basmadı. Bunu niye yaparsınız? Gücünüz yoktur, atletik olarak yeterliliğini yoktur yahut skor sizin elinizdedir. Rakibin geride oyun kurma sorunu yoktur, siz önde baskı yapmazsınız. Kasımpaşa’da gerideki beşli, olağanüstü oyun kurma hünerine sahip değil ancak Fenerbahçe ortada bekliyor. Fenerbahçe, ne elde etti? 7 tane kurtarışı var Altay’ın, maçın kahramanı. Fenerbahçe, ortada bekliyor lakin konum veriyor. Bu fazlaca işe yaramadı. Fenerbahçe’nin en etkisiz kısmı orta saha. Birisi çıkıp, “Fenerbahçe orta alanı makûs oynadı” diyebilir ancak biz bilmiyoruz nasıl oynadığını orta sahanın. Fenerbahçe oyunu ne artta ne önde kurdu. bu biçimde olunca da orta saha yokmuş üzere oldu. bu biçimde olunca da daima Kasımpaşa geldi. Fenerbahçe topa sahip olmadı. Fenerbahçe’de orta alandaki Arda, Crespo, Zajc, İrfan Can yoktu. niye mi, Fenerbahçe geriden oyun kurmadığı için. Oyunu geriden kursanız, bu oyuncular gelip topu alır.
TÜMER METİN: Âlâ bir imaj sergilemedi Fenerbahçe kazanmasına karşın fakat günün sonunda şunu eklemek lazım bu kadar çalkantılı ve problemle birlikte yaşadığın bir dönemde haftayı Konyaspor’un 3 puan gerisinde tamamlıyorsun. 3 haftadır kazanıyorsun. Kendine bir gaye koyabilmek, tüm kulvarlarda dışarıda kalmışken, futbolcuları gayede tutabilmek için artı olarak anlatabileceğimiz şeyler. “87’de Zajc’ın kaçırdığı bir konum var. Penaltının orada voleyle dışarı vurdu. Bence dönemin özetidir o durum. 6. dakikada o denli bir vuruş yaptı ki örneğin, Baliç epeyce uygun yapardı onu kaleciden uzaklaşarak kamçı vuruşu üzere. Orada o denli vuran oyuncu, 87’de 1-1’ken futbolcunun lokum eti üzere rahat vuracağı bir top voleyle önüne düşüyor. Sen 1. sınıf vuruş yapmışsın esasen maçta, orada çat diye kapatırsın, Ertuğrul çıkarır, direkten döner fakat vuruşu görür anlarım. İşte bu Fenerbahçe’nin dönem özeti. Emsal durumu tüm futbolcular üzerinden yapabiliriz. Bir kadro bu kadar maç üzerinden dalgalanma yaşarsa tabeladaki yeri de dalgalanmaya muhtaç demektir.
ELVIR BALIC: Fenerbahçe’nin erken gol atması hayli değerliydi. Bir ekip golü bulduktan daha sonra öz itimat gelir fakat o denli olmadı. İkinci yarı başlarken Fenerbahçe 2. bölgeye çekildi ve alınan topları kontra atağa çıkmaya çalıştı fakat o da olmadı skoru müdafaaya çalıştı. Neredeyse hiç çıkmayan bir Fenerbahçe vardı. Kasımpaşa da Konya maçında oynadığı futboldan uzaktı bir daha de fazlaca konum yakaladılar. Kasımpaşa’nın yenildim diye üzülmemesi lazım zira Fenerbahçe üzere bir ekibe karşı bu kadar fazlaca durum yakalıyorsan atacaksın aslına bakarsan yoksa kazanamazsın. Fenerbahçe 3 maç üst üste kazandı, puanlar fazlaca kıymetli. Beğenmediğimiz Fenerbahçe ikinciliğin 3 puan gerisinde ancak oyun manasında ben epey bir şeyin değiştiğini goremedim.
Spor yorumcuları, çabanın akabinde müsabakayı kıymetlendirdi.
UĞUR MELEKE: Fenerbahçe’nin bir stratejik devamlılığı yok, net bir oyun tarifleri kelam konusu değil. Lakin güzel oyuncuları var muhakkak. Dün birinci bir saatte alanda kalan Arda Güler, bir daha sınırları birbirine bağlama konusunda ustaydı. İsmail Kartal onu oyundan çıkararak korumak yerine keşke perşembe akşamı Sosa’yı, dün de İrfan’ı korusaydı diye düşünmeden edemiyor insan! Arda’nın yanı sıra dün alışık olmadığı bir rolde oynamasına karşın Szalai, merkezdeki dinamizmiyle Crespo, kritik anlarda kritik kurtarışlarıyla Altay ön plana çıktılar bir daha. Fenerbahçe de uygun oyunuyla değil, yeterli oyuncularıyla kazanabildi esasen bu maçı da. (Hürriyet)
REHA KAPSAL: Fenerbahçe; evvel Türkiye Kupası’ndan akabinde Konferans Ligi’nden elendikten daha sonra elindeki tek maksadı olan Muhteşem Lig ikinciliğini elde edebilmesi açasından Kasımpaşa maçı epey kıymetliydi. Sarı-lacivertliler oyun başında golü de erken bulmalarına karşın; saha ortasındaki oyun dengesizlikleri, hem hamle hem savunmada yalnız tertip değil oyuncuların pozisyonları, nerede durdukları, yerleşimleri bile baştan sona kadar yanlıştı. Hakikaten Kasımpaşa üzere ligi kalmaya çabalayan bir ekibin, dönem başından beri birinci devre en çok şut attığı maç olması; F.Bahçe’nin durumunu en âlâ anlatan istatistik olarak dikkat çekti. F.Bahçe orta alanında tempoyu yükseltip düşürecek oyuncu profili olmadığı üzere, hamlede topu tutacak, grubu yerleştirecek ve o beceriyi de gösterecek oyuncular yok. Berisha ve Rossi başta olmak üzere, İrfan Can üzere gamsız bir oyuncu da olunca; oyunun birden fazla kısmı F.Bahçe için adeta tenis maçına döndü. Sahanın yıldızı emsalsiz kaleci Altay’dı. Gösterdiği performansla onu eleştirenlere en işi biçimde karşılık verdi. Oyunu erteleyip skoru alan F.Bahçe açısından kazanılan üç puandan fazlaca daha kıymetlisi, ligdeki ikincilik amacının net biçimde belirlenmesi oldu. (Fotomaç)
ERCAN İNANÇ: Asla gerçeği üzere olmasa da.. Asla tokluk duygusu yaratmasa da… hafifçeçe silkinmesi, alana biraz akıl koyması, futbolcuların biraz özverisi bile yetiyor alandaki ekibin “Fenerbahçe hissi” vermesi, bıkkın milyonların tek gözünü aralaması için. Güzel oynamadan, her şeyden biraz yapıp hiç birini tam yapmadan kotarılan ve Kasımpaşa ile noktalanan üç maçlık seriye bile razı Fenerbahçeli. Öteki ne yapabilir ki? 90 dakika tamamlandığında Szalai’nin golü ile kazandı Fenerbahçe. Lakin Kasımpaşa “biz oynadık onlar kazandı” dese yeridir. (Milliyet)
LİDER İHTİMAM: Başakşehir kaybetmiş, Konyaspor kaybetmiş, Beşiktaş kazanmış olsa da Fenerbahçe kazansa üstünde olacaktı. Son 11 haftaya girerken kıymetli bir avantaj. Fikstür de başkalarına nazaran Fenerbahçe’ye bakıyor üzere. Fenerbahçe epey hoş bir golle 6. dakikada öne geçti. Bu dakikada 1-0 oyunu başladı. Fenerbahçe, 6. dakikadan daha sonra orta alanda baskı yaptı. Önde basmadı, stoperlere basmadı. Bunu niye yaparsınız? Gücünüz yoktur, atletik olarak yeterliliğini yoktur yahut skor sizin elinizdedir. Rakibin geride oyun kurma sorunu yoktur, siz önde baskı yapmazsınız. Kasımpaşa’da gerideki beşli, olağanüstü oyun kurma hünerine sahip değil ancak Fenerbahçe ortada bekliyor. Fenerbahçe, ne elde etti? 7 tane kurtarışı var Altay’ın, maçın kahramanı. Fenerbahçe, ortada bekliyor lakin konum veriyor. Bu fazlaca işe yaramadı. Fenerbahçe’nin en etkisiz kısmı orta saha. Birisi çıkıp, “Fenerbahçe orta alanı makûs oynadı” diyebilir ancak biz bilmiyoruz nasıl oynadığını orta sahanın. Fenerbahçe oyunu ne artta ne önde kurdu. bu biçimde olunca da orta saha yokmuş üzere oldu. bu biçimde olunca da daima Kasımpaşa geldi. Fenerbahçe topa sahip olmadı. Fenerbahçe’de orta alandaki Arda, Crespo, Zajc, İrfan Can yoktu. niye mi, Fenerbahçe geriden oyun kurmadığı için. Oyunu geriden kursanız, bu oyuncular gelip topu alır.
TÜMER METİN: Âlâ bir imaj sergilemedi Fenerbahçe kazanmasına karşın fakat günün sonunda şunu eklemek lazım bu kadar çalkantılı ve problemle birlikte yaşadığın bir dönemde haftayı Konyaspor’un 3 puan gerisinde tamamlıyorsun. 3 haftadır kazanıyorsun. Kendine bir gaye koyabilmek, tüm kulvarlarda dışarıda kalmışken, futbolcuları gayede tutabilmek için artı olarak anlatabileceğimiz şeyler. “87’de Zajc’ın kaçırdığı bir konum var. Penaltının orada voleyle dışarı vurdu. Bence dönemin özetidir o durum. 6. dakikada o denli bir vuruş yaptı ki örneğin, Baliç epeyce uygun yapardı onu kaleciden uzaklaşarak kamçı vuruşu üzere. Orada o denli vuran oyuncu, 87’de 1-1’ken futbolcunun lokum eti üzere rahat vuracağı bir top voleyle önüne düşüyor. Sen 1. sınıf vuruş yapmışsın esasen maçta, orada çat diye kapatırsın, Ertuğrul çıkarır, direkten döner fakat vuruşu görür anlarım. İşte bu Fenerbahçe’nin dönem özeti. Emsal durumu tüm futbolcular üzerinden yapabiliriz. Bir kadro bu kadar maç üzerinden dalgalanma yaşarsa tabeladaki yeri de dalgalanmaya muhtaç demektir.
ELVIR BALIC: Fenerbahçe’nin erken gol atması hayli değerliydi. Bir ekip golü bulduktan daha sonra öz itimat gelir fakat o denli olmadı. İkinci yarı başlarken Fenerbahçe 2. bölgeye çekildi ve alınan topları kontra atağa çıkmaya çalıştı fakat o da olmadı skoru müdafaaya çalıştı. Neredeyse hiç çıkmayan bir Fenerbahçe vardı. Kasımpaşa da Konya maçında oynadığı futboldan uzaktı bir daha de fazlaca konum yakaladılar. Kasımpaşa’nın yenildim diye üzülmemesi lazım zira Fenerbahçe üzere bir ekibe karşı bu kadar fazlaca durum yakalıyorsan atacaksın aslına bakarsan yoksa kazanamazsın. Fenerbahçe 3 maç üst üste kazandı, puanlar fazlaca kıymetli. Beğenmediğimiz Fenerbahçe ikinciliğin 3 puan gerisinde ancak oyun manasında ben epey bir şeyin değiştiğini goremedim.