Doç. Dr. Murat Sertan Şahin, işitme kaybının niçinleri, şahısta yarattığı meseleler ve tedavi formlarına ait bilgi verdi. İşitme kayıplarının niçinlerine değinen Doç. Dr. Şahin, “sıradan bir kulak kiri de işitme kaybına niye olabilir. kimi vakit hastaneye yatırılıp ağır bir tedavi uygulanmasını gerektiren ani işitme kaybı da gelişebiliyor” diye konuştu.
HER YENİ DOĞANA İŞİTME TARAMASI YAPILIYOR
Doç. Dr. Şahin, “Yeni doğan bir bebekte fark edilen işitme kayıpları çoğunlukla genetik olan ve hayli ileri derecede kayıplardır. Bu niçinle ülkemizde her yeni doğana işitme taraması yapılmaktadır ve işitme kaybı tespit edilen bebeklere mümkün olan en kısa müddette, lisan gelişimi ve zeka gelişimi olumsuz etkilenmeden işitme aygıtı yahut koklear implant (biyonik kulak) üzere tedaviler uygulanarak olağan işitme ve zeka seviyelerine erişmeleri hedeflenmektedir.
Çocuk yaş kümesinde ise niye daha epeyce nispeten yeterli seyirli, ilaç tedavisine cevap veren orta kulak iltihapları yahut orta kulakta sıvı toplanmalarıdır. Bunlar ilaç yahut sıradan kulak zarına tüp takma ameliyatlarıyla çözülebilmektedir” tabirlerini kullandı.
YETİŞKİNLERDE İŞİTME KAYBI
Erişkin periyotta sorunların biraz değişebildiğini belirten Doç. Dr. Şahin, “Çoklukla kulak zarında oluşan delikler, işitmeyi sağlayan örs, üzengi, çekiç kemiklerindeki kopukluklar yahut yinelayan kulak enfeksiyonlarına bağlı orta kulaktaki yapısal sıkıntılar işitme kaybına niye olmaktadır. Bu sayılan niçinlerin epeyce büyük bir kısmının tedavisi ise ameliyattır. Buna ek olarak bu vakitte gürültülü ortamlarda çalışan bireylerde çınlamayla birlikte gelişen işitme kayıpları da izlenebilmektedir. Yaşlanmanın doğal kararı olarak görme yetisinin, hareket kabiliyetinin azalması üzere işitme yetisi de giderek azalır. İleri yaş grubunda-ki buradan kastedilen 65 yaş ve üstündeki bireyler- niye daha hayli sinirsel işitme kaybıdır, yaşlılığa bağlı olarak gelişir ve tedavide işitme seviyelerini yükseltmemizi sağlayan işitme aygıtı uygulamaları önerilir” dedi.
VAKİT KAYBETMEDEN DOKTORA BAŞVURUN
Bir birey işitme kaybından şüpheleniyorsa birinci yapması gereken şey vakit kaybetmeden bir kulak burun boğaz tabibine başvurması gerektiğinin ehemmiyetine değinen Doç. Dr. Şahin, burada yapılacak kulak muayenesi ve işitme testleriyle işitme kaybının düzeyi ve sebebi saptanarak uygun olan tedavinin hastada kalıcı hasar kalmasına fırsat vermeden bir an evvel başlanması değer arz ettiğini de söz etti.
“KULAK ÇUBUĞU KULLANMAYIN”
“Hastalarımızın en sık yaptığı kusur kulaklarını kulak çubuğu ile temizlemeye çalışmalarıdır biz KBB tabipleri muhakkak bunu istememekteyiz” diyen Doç. Dr. Şahin, “Biroldukca hasta kulaklarını temizlerken kulak zarını patlatıp ameliyat olmak zorunda kalmaktadır. Bir öbür değerli mevzu ise gürültülü ortam denetimidir. Bilhassa gürültülü ortamda çalışan emekçilerde ve yüksek sesle müzik dinleyen insanlarda çınlamanın eşlik ettiği işitme kayıplarını epeyce sık görmekteyiz. Bunu önlemek için gürültülü ortamda çalışan şahısların kulaklık takması ve çok yüksek sesle müzik dinleyen bireylerin ise uzun periyodik ve kulaklık ile yüksek ses maruziyetini azaltmalarını; mümkünse kulaklık kullanmamalarını önermekteyiz. Son olarak herkesin kesinlikle en az bir defa işitme testi yaptırması, risk altındaki bireylerin yılda bir bu testi tekrar etmesi ve işitme kaybı kuşkusu olan bireylerin en kısa vakitte bir kulak burun boğaz doktoruna başvurmasını önermekteyiz” diye konuştu.
HER YENİ DOĞANA İŞİTME TARAMASI YAPILIYOR
Doç. Dr. Şahin, “Yeni doğan bir bebekte fark edilen işitme kayıpları çoğunlukla genetik olan ve hayli ileri derecede kayıplardır. Bu niçinle ülkemizde her yeni doğana işitme taraması yapılmaktadır ve işitme kaybı tespit edilen bebeklere mümkün olan en kısa müddette, lisan gelişimi ve zeka gelişimi olumsuz etkilenmeden işitme aygıtı yahut koklear implant (biyonik kulak) üzere tedaviler uygulanarak olağan işitme ve zeka seviyelerine erişmeleri hedeflenmektedir.
Çocuk yaş kümesinde ise niye daha epeyce nispeten yeterli seyirli, ilaç tedavisine cevap veren orta kulak iltihapları yahut orta kulakta sıvı toplanmalarıdır. Bunlar ilaç yahut sıradan kulak zarına tüp takma ameliyatlarıyla çözülebilmektedir” tabirlerini kullandı.
YETİŞKİNLERDE İŞİTME KAYBI
Erişkin periyotta sorunların biraz değişebildiğini belirten Doç. Dr. Şahin, “Çoklukla kulak zarında oluşan delikler, işitmeyi sağlayan örs, üzengi, çekiç kemiklerindeki kopukluklar yahut yinelayan kulak enfeksiyonlarına bağlı orta kulaktaki yapısal sıkıntılar işitme kaybına niye olmaktadır. Bu sayılan niçinlerin epeyce büyük bir kısmının tedavisi ise ameliyattır. Buna ek olarak bu vakitte gürültülü ortamlarda çalışan bireylerde çınlamayla birlikte gelişen işitme kayıpları da izlenebilmektedir. Yaşlanmanın doğal kararı olarak görme yetisinin, hareket kabiliyetinin azalması üzere işitme yetisi de giderek azalır. İleri yaş grubunda-ki buradan kastedilen 65 yaş ve üstündeki bireyler- niye daha hayli sinirsel işitme kaybıdır, yaşlılığa bağlı olarak gelişir ve tedavide işitme seviyelerini yükseltmemizi sağlayan işitme aygıtı uygulamaları önerilir” dedi.
VAKİT KAYBETMEDEN DOKTORA BAŞVURUN
Bir birey işitme kaybından şüpheleniyorsa birinci yapması gereken şey vakit kaybetmeden bir kulak burun boğaz tabibine başvurması gerektiğinin ehemmiyetine değinen Doç. Dr. Şahin, burada yapılacak kulak muayenesi ve işitme testleriyle işitme kaybının düzeyi ve sebebi saptanarak uygun olan tedavinin hastada kalıcı hasar kalmasına fırsat vermeden bir an evvel başlanması değer arz ettiğini de söz etti.
“KULAK ÇUBUĞU KULLANMAYIN”
“Hastalarımızın en sık yaptığı kusur kulaklarını kulak çubuğu ile temizlemeye çalışmalarıdır biz KBB tabipleri muhakkak bunu istememekteyiz” diyen Doç. Dr. Şahin, “Biroldukca hasta kulaklarını temizlerken kulak zarını patlatıp ameliyat olmak zorunda kalmaktadır. Bir öbür değerli mevzu ise gürültülü ortam denetimidir. Bilhassa gürültülü ortamda çalışan emekçilerde ve yüksek sesle müzik dinleyen insanlarda çınlamanın eşlik ettiği işitme kayıplarını epeyce sık görmekteyiz. Bunu önlemek için gürültülü ortamda çalışan şahısların kulaklık takması ve çok yüksek sesle müzik dinleyen bireylerin ise uzun periyodik ve kulaklık ile yüksek ses maruziyetini azaltmalarını; mümkünse kulaklık kullanmamalarını önermekteyiz. Son olarak herkesin kesinlikle en az bir defa işitme testi yaptırması, risk altındaki bireylerin yılda bir bu testi tekrar etmesi ve işitme kaybı kuşkusu olan bireylerin en kısa vakitte bir kulak burun boğaz doktoruna başvurmasını önermekteyiz” diye konuştu.